Çiftlik, mandıra ve ağıllarda yerleşik olan işgücünün yapısına odaklanan bu çalışma, özel olarak Manisa kırsalında 1690-1870 döneminde görünür olan emek hareketliliğinin doğasını incelemektedir. Osmanlı tarih yazımı, hayvancılığın ve tarımsal üretimin yoğun olduğu alanlara yönelik işgücü hareketliliğini genellikle göz ardı ederek daha çok kırsal alanlardan şehir merkezlerine yönelen zincirleme göçlere odaklanmaktadır. Bu çalışma ise, genellikle iddia edilenin aksine 1700’lü yıllardan itibaren Manisa kırsalında yer alan çiftlik, mandıra ve ağılların çevre köy ve uzak bölgelerden işgücünü çektiğini iddia etmektedir. Bu yerlerde yaşayan işgücünün yatırım tercihlerine de özel vurgu yapan çalışma ağıl, çiftlik ve mandıra gibi yerlerin işgücü çekim merkezi olarak ortaya çıkmalarının, tarımdaki işgücü azlığı ve çiftlik sahiplerinin politikalarıyla yakından ilişkili olabileceğini ileri sürmektedir. Nitekim incelenen dönemde, bu alanlardaki yerleşimler ve bunların kayıtlara yansıması sadece tarım ve hayvancılık sektörünün dinamikleriyle belirlenmemişti. Muhtemelen, ayanların yükselişinden Osmanlı merkezileşme politikalarının yoğunlaştığı döneme kadarki sürede bu alanların işgücünü kendilerine çekmesi ve kayıt altına alınmaları, aynı zamanda bölgede dönüşüme uğrayan mali ve hukuki yapıların bir sonucu olarak da ortaya çıkmıştı
Focusing on the profile of the agricultural workforce around large estates [çiftliks], dairies [mandıras] and sheepfolds [ağıls], this study examines the patterns of labor mobility in the countryside of Manisa between 1690-1870. Ottoman scholarship has paid greater attention to the migration of rural inhabitants into flourishing urban centers, while it has ignored the flow of manpower into agricultural farms as well as animal enclosures. Unlike this traditional view upheld so far, this study, however, argues that starting in the 1700s, large estates, dairies and sheepfolds around Manisa attracted a substantial labor force originating from adjacent villages as well as distant regions. With special emphasis on the employment alternatives of people tied to these agricultural and livestock units, it shows that the emergence of such units as attractive magnets for the mobile workforce was probably related both to the labor shortage in agriculture and policies of çiftlik-holders. The study thus suggests that the appearance of large estates, dairies and sheepfolds on Ottoman judicial records was shaped not only by the dynamics of agriculture and animal husbandry, but also by the legal-fiscal changes in the region during the transition period from the outset of ayan politics to the consolidation of Ottoman central power in the nineteenth century
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 |