Şizofreni yaklaşık olarak toplumun % 1’inde görülmekle birlikte etkilenen bireyler için genellikle ömür boyu sakatlık ve duygusal sıkıntı yaratan ciddi bir beyin bozukluğudur. Yapılan birçok çalışmada toplumun şizofreni hastalarını tehlikeli, ne yapacağı belli olmayan, saldırgan bireyler olarak algıladıkları gösterilmiştir. Özellikle şizofreni hastaları ile ilgili yapılan medya haberleri toplumda bu yargıların oluşmasına ve artmasında etki edebilmektedir. Bu araştırmanın amacı medyada şizofreni hastalarına atfedilen şiddet, saldırganlık ve cinayet haberlerinin içerik analizini yaparak şiddet eylemlerinin niteliğini ortaya koymaktır. Bu çalışma sonuçlarına göre şizofreni hastalarının şiddet davranışları toplumun diğer bireylerine oranla daha yüksek olmasına rağmen, eylemler toplumsal şiddet bağlamında oldukça düşüktür. Şizofreni hastaları toplumun genelinden çok birinci derece yakınlarına karşı (% 41,3) şiddet veya saldırganlık göstermektedirler. Hastaların önemli bir bölümü olay sırasında tedavi protokolüne devam etmeyen (% 65) bireylerden oluşmaktadır. Hastaların düzenli tedaviye ve ilaç kullanımına uyumu şiddet olaylarının azaltılmasında önemli bir faktördür.
Although schizophrenia occurs in approximately 1% of the population, it is a serious brain disorder that often causes lifelong disability and emotional distress for affected individuals. In many studies, it has been shown that society perceives schizophrenia patients as dangerous, unpredictable and aggressive individuals. Especially the media news about schizophrenia patients can affect the formation and increase of these judgments in the society. The aim of this research is to reveal the nature of violent acts by analyzing the news of violence, aggression and murder attributed to schizophrenia patients in the media. According to the results of this study, although the violent behavior of schizophrenic patients is higher than that of other members of the society, the actions are very low in the context of social violence. People with schizophrenia show violence or aggression towards their first-degree relatives (41,3 %) rather than the general population. A significant portion of the patients (65 %) consisted of individuals who did not continue the treatment protocol during the event.Compliance of patients with regular treatment and drug use is an important factor in reducing violence.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyal Psikoloji |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ekim 2022 |
Gönderilme Tarihi | 27 Ekim 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 3 Sayı: 2 |