Sanat eserleri, toplumun estetik duyarlılığını artırmakla birlikte tarihin karanlıkta kalan kısımlarını aydınlatmada da önemli katkılar sağlayabilir. Refik Halid Karay’ın roman ve denemeleri bize böyle bir imkân sunmaktadır. Eserlerinde kullandığı işlenmiş İstanbul Türkçesi dolayısıyla Türk edebiyatının en kudretli yazarları arasında sayılan Refik Halid, 1922 yılından sonra başlayan sürgün hayatı boyunca yeni coğrafyalar keşfetmiş ve yeni insanlarla tanışmıştır. Sürgünlüğü dolayısıyla Beyrut’ta kurmaya çalıştığı yeni hayatı ona yeni tecrübeler kazandırmış ve onda vatanî duyguların derinleşerek artmasına yol açmış- tır. Beyrut ve Halep’te geçirdiği uzun seneler yazara bu bölgeleri bütün detaylarıyla görme ve tanıma fırsatı vermiştir. O yıllarda, içinde Antakya’nın da bulunduğu Doğu Akdeniz havzası Fransızların kontro- lünde bulunmaktadır. Halep’e geliş gidişlerinde Antakya’daki Türk gençleriyle gizli olarak sık sık bir araya gelen yazar, onlara bu bölgenin Türk olduğunu ve Türkiye’ye bağlanması gerektiğini söyler. 17 Temmuz 1938 tarihinde af kanunun yürürlüğe girmesiyle Refik Halid, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlı- ğına dönüşünü sağlayan pasaportu alır ve Anafarta vapuruyla Payas’a, vatan topraklarına kavuşur. Refik Halid, Beyrut ve Suriye’de geçirdiği yılların ve vatana olan hasretin verdiği duyarlılıkla kaleme aldığı Çete romanında, Fransızların bölgeden çekilmeleri ve Hatay’nın Anavatan’a katılması için 1920-1921 yıllarında fedakâr vatan evlatlarının Kıran Bey liderliğinde, Amanos dağlarına çekilerek düşman ordu- suna karşı verdikleri mücadeleyi; ardından gelen zaferle Türk ordusunun Hatay’a girişini anlatılır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Dili ve Edebiyatı (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 9 Sayı: 2 |
Adres: Akdeniz İnsani Bilimler Dergisi Akdeniz Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi 07058 Kampüs, Antalya / TÜRKİYE | E-Posta: mjh@akdeniz.edu.tr |