İki Uçlu Mizaç Bozukluğu (İUMB) ve Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) sıklıkla bir arada bulunabilen tanılardır. Her iki bozukluğun da Eksen I ve Eksen II tanılarla ekhastalık oranları yüksektir. Örtüşen belirtiler ve iki bozukluğun bir arada görülme ihtimali son yıllarda giderek artan bir şekilde bu iki durumun birbirinin öncülü veya öncül belirtileri olup olmadığı sorusunu gündeme getirmiştir ve aralarındaki olası ilişki tüm yaş gruplarında giderek daha fazla dikkat çekmektedir. İUMB/DEHB ekhastalığı hastalığın seyrini olumsuz etkilemekte, iyilik dönemlerini kısaltmakta, olumsuz yaşam olaylarına maruz kalmaya neden olmakta ve yaşam kalitesini bozmaktadır. Ayrıca anksiyete bozukluğu ve alkol bağımlılığının artmasına neden olmaktadır. Bu iki hastalık arasındaki ilişkiyi anlamaya yönelik çalışmalar henüz yetersizdir. Bu yazıda İUMB ve Erişkin DEHB ile ilgili benzeşen ve ayrılan yönler epidemiyolojik çalışmalar, ailesel çalışmalar ve nörogörüntülenme çalışmaları eşliğinde gözden geçirilecektir.
İki uçlu mizaç bozukluğu dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ekhastalık
The diagnoses of Bipolar Affective Disorder (BAD) and Attention Deficit Hyperactivity Disorder (ADHD) can frequently be present concomitantly. The rates of comorbidity of the both disorders with Axis I and Axis II diagnoses are high. Overlapping symptoms and the possibility of observing these two disorders concomitantly have recently arisen the question, whether these two conditions are precursors or precursor symptoms of each other. The possible relationship between them is increasingly drawing attention in all age groups. Comorbidity of BAD/ADHD affects the course of the disease negatively, shortens the periods of well-being, increases exposure to negative life events, and decreases quality of life. It also increases occurrence of anxiety disorder and alcoholism. Currently, studies aimed to understand the relation between these two diseases are inadequate. In this article, similaraties and differences of BAD and Adult ADHD are reviewed according to the findings in epidemiologic studies, familial studies and neuroimaging studies.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 |