Domuz gribi salgını neoliberal politikaların sağlığa etkisi ve mesleksel maruziyetle ilgili öğretici dersler çıkarmıştır. Amerika Birleşik Devletleri’nde 1990’lı yıllarla küçük çiftliklerin ortadan kalkması; domuz üreticilerinin sayısının azalması; domuz sayısının artması; çok sayıda domuz içeren büyük çiftlikler ülkedeki domuz stoğunun %55’ini her biri 50 binden fazla domuz bulunan 110 çiftlik ; endüstriyel hayvancılık yapılan bu “fabrika çiftliklerde”de binlerce hayvanın havasız, daracık kafeslerde tutulması, yoğunlaştırılmış hayvan besleme yöntemi ile beslenmesi virüsünün yayılımı ve değişimi için uygun ortam yaratmıştır. Dahası çalışanlar her gün binlerce domuz ve on binlerce kanatlının atıkları ile karşılaşarak yoğun bir maruziyetle karşı karşıya kalmıştır. Çalışanlar mülksüzleştirilerek bu fabrika çiftliklerin çalışanları mülksüzleştirilerek güvencesiz istihdam ve çalışma koşullarında çalışmak zorunda bırakılan küçük üreticiler, köylülerdir. Küçük çiftliklerinde birkaç saat hayvanlarla uğraşırken günde sekiz saatten fazla tehlikeli ortamda çalışmak zorunda bırakılmışlardır. Fabrika çiftliklerin ABD’nin kendi toprakları dışında BAFTA vb. serbest ticaret anlaşmalarının kolaylaştırıcılığında Meksika’nın küçük kasabalarında bulunduğu ve domuz gribi salgının bu çiftliklerden başladığı not edilmelidir 1 . Mülksüzleştirilerek güvencesiz koşullarında çalıştırılan Meksikalı işçilerden başlayan salgın, sağlık emekçilerini de etkilemiştir. Tüm grip olgularında olduğu gibi domuz gribi salgınında da çok sayıda sağlık emekçisi hastalığa yakalanmıştır. Türkiye’de de ilk yaşamını yitiren taşeron sağlık emekçisi olmuştur
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 14 Sayı: 51 |