Bu makalenin amacı COVID-19 salgını sebebiyle fiziksel mekânlarından uzaklaşan müzelerin dijital ve sanal uygulamalarını devreye sokarak bu küresel krizle nasıl başa çıktıklarını, sanat-müzecilik-iletişim arakesiti üzerinden irdelemektir. Çalışmada İstanbul’daki kamu müzeleri ile özel müzelerin koleksiyonlarına uzaktan erişimin, izleyiciye ve araştırmacıya yönelik çalışmaların, güncel sergilerin ve müze içindeki diğer etkinliklerin çevrimiçi faaliyetlerine odaklanılmıştır. Sanatın dijitalleştirilmesi, kullanılan mecralar, kamu-özel sektör ayrımı gibi parametreler ışığında sanat müzelerinin dijitalleşme ve sanal ortama taşınma kabiliyeti ile kriz yönetimindeki başarıları üzerinde durulmuştur. Zaman aralığı olarak resmî karantina dönemi esas alınmış; araştırma dijital kanallar ve sosyal medya kullanımı ve çevrimiçi anket çalışması yöntemiyle yürütülmüş; nitel ve nicel sonuçlar değerlendirilerek müzelerin salgın döneminde izleyiciye erişiminin yapısı belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırma sonucunda kamuya bağlı müzelerin dijital ortamda
koleksiyonlarını izleyiciye yeterince ulaştıramadıkları, özel müzelerin büyük çoğunluğunun ise pandemi sürecinde takipçi sayılarını artırdıkları ortaya çıkmıştır. Küresel salgın -pek çok alanda olduğu gibi- sanat, müzecilik ve iletişim alanlarında da kriz yönetiminin önemini bir kere daha gündeme getirerek, internet ile sosyal medyanın klasik iletişim araçlarının önüne geçtiğini gözler önüne sermiştir.
Sanat müzeleri COVID-19 pandemisi dijital müze koleksiyonu sosyal medya kriz yönetimi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 22 Nisan 2022 |
Yayımlanma Tarihi | 1 Kasım 2020 |
Gönderilme Tarihi | 14 Eylül 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 22 |