Karşılaştırmalı siyasal sistemlerin geleceği belirsiz. Siyaset biliminin
bu alt disiplini, bugünlerde kendi doğasını ve işlevini belirleyecek bir
“dönüm noktası”yla karşı karşıyadır. Bu makalede, ‘kurumsalcılık’ın şu
ya da bu türünü izlemenin alternatiflerinden ya da tamamen rasyonel
tercihe dayalı ‘basitleştirmeler’i tercih etmekten kaçınması gereken
(kasten çarpıtılmış) bir savunmada bulunuyorum. Bu (savunma) çağdaş siyasi evrenin ‘girift karşılıklı bağımlılığını’ kapsamalı; ve olgu ve
kavram seçimlerini buna bağlı olarak düzenlemelidir: Alışılmışın dışında bir paradigma ya da metot önerme iddiasında bulunmadan. Burada, karşılaştırmalı araştırmaya yön veren, daha fazla olumsal ve daha
az öngörülebilir bağlamda bazı anlamlı işaretleri ortaya çıkaracağım.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kamu Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Çevirmenler |
Çiğdem Demircan Bu kişi benim |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2011 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 Sayı: 16 |