Amaç Son yıllarda diş hekimliği alanında, diş eti fenotipinin belirlenmesi oldukça önem kazanmıştır. Ayrıca kemik ve
diş eti ilişkisi, pek çok tedavinin başarısını doğrudan etkilemektedir. Bu çalışmanın amacı, diş eti çekilmeleri, fenotipi
ile destek alveoler kemik kalınlığı arasındaki ilişkinin araştırılmasıdır.
Yöntem Bu çalışmada üst-alt kesici ve kanin olmak üzere toplam 207 dişe ait son 3 ayda çekilen konik ışınlı bilgisayarlı
tomografi görüntüsü üzerinde gerçekleştirilen radyolojik ölçümler ile klinik periodontal parametreler ve diş eti
fenotiplerinin birbirleriyle ilişkileri incelendi. Diş eti fenotipi, yeni geliştirilmiş Hu-Friedy Colorvue® fenotip sondu
ile “ince” / “orta” / “kalın” olarak belirlendi. Klinik periodontal parametreler, keratinize doku genişliği ve çekilme
derinliği değerleri kaydedildi. Bukkal kemik kalınlığı, konik ışınlı bilgisayarlı tomografi görüntüsü üzerinde,
krestal 1, 2 ve 4 mm seviyelerinden olmak üzere üç noktadan ölçüldü.
Bulgular Gruplar arası karşılaştırma sonuçlarına göre, ince fenotipte keratinize doku genişliği ve üç seviyedeki
kemik kalınlıkları kalın fenotipe göre istatistiksel olarak anlamlı derecede daha az bulundu (p<0.016). Orta
fenotipte ise krestal 2 ve 4 mm’de kemik kalınlığı kalın fenotipe göre istatistiksel olarak anlamlı derecede daha
az bulundu (p<0.016). Ayrıca diş eti çekilmesi ile krestal 2 ve 4 mm seviyelerindeki kemik kalınlıkları arasında
negatif korelasyon görüldü (p<0.05).
Sonuçlar Bu çalışmanın sonucunda, diş eti fenotipi ile bukkal alveoler kemik kalınlığı arasında anlamlı pozitif
korelasyon olduğu ve kemik kalınlığı miktarının diş eti çekilmesi üzerinde etkili olabileceği söylenebilir.
konik ışınlı bilgisayarlı tomografi alveolar kemik diş eti fenotipi
Objective In recent years, the determination of gingival phenotype has gained importance in the field of dentistry.
Bone and gingival relationship may directly affect the success rate of treatment modalities. The aim of this study is to
evaluate the relationship between gingival phenotype and underlying alveolar bone thickness.
Methods In this study, we investigated the relationship between the clinical periodontal parameters and gingival phenotypes
on the cone beam computed tomography (CBCT) image taken in the last 3 months of a total of 207 teeth.
The gingival phenotype was identified as “thin” / “medium” / “thick” with the newly developed Hu-Friedy Colorvue
® phenotype probe. Clinical periodontal parameters, width of keratinized tissue and gingival recession values
were recorded. Buccal bone thickness was measured at three points, as crestal 1, 2 and 4 mm. on CBCT images.
Results According to the results, in thin phenotype, width of keratinized gingiva and bone thickness at three levels
was found significantly lower than thick phenotype (p<0.016). In medium phenotype bone thickness at crestal 2 and
4 mm were found to be significantly less than the thick phenotype (p<0.016). Additionally a negative correlation was
seen between gingival recession and bone thickness at crestal 2 and 4 mm levels (p<0.05).
Conclusions We observed that there was a significant positive correlation between the gingival phenotype and buccal
alveolar bone thickness. We suggest that the amount of bone thickness may be effective on ginigval recession.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Klinik Tıp Bilimleri |
Bölüm | Original Articles |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mart 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 2 Sayı: 1 |