Bu çalışma ile Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yılında kadın ve siyaset ilişkisine dair bir muhasebe yapılacak; Türk siyasi tarihindeki modernleşme deneyiminde kadının konumu mercek altına alınacaktır. Bu noktada, Türkiye siyasetinin gündemini uzun yıllar meşgul eden Doğu-Batı, muhafazakâr-modern, İslamcı-laik ikileminde kadın meselesinin her zaman merkezi bir konuma yerleştirildiği düşünülmektedir. Bu merkezi konumun sebebi ise kadınların güçlü sembolik temsilleridir. Burada kadınların sembolik temsili ifadesi ile aktif siyasi özne olma durumunun tam zıddına işaret edilmiş; kadınların sadece varlıkları ile siyaset sahnesinde bir sembol ve nesne olarak bulunmalarına referans verilmiştir. Bu çalışmada Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana Türk siyasal hayatında kadın ve siyaset ilişkisi ve kadın hareketleri açısından dönüm noktaları belirlenecek; sonrasında alt başlıklar içinde kadınların siyasetin sembolleri olarak araçsallaştırılmasına ve nesneleştirilmesine değinilecektir. Bu çalışmanın öne süreceği iki temel sav vardır; 1) Osmanlı-Türk siyasi tarihinde kadınların siyasete dahil olduğu tarihten bu yana kadınlar siyasetteki varlığını büyük ölçüde sembolik temsillerine borçludur. 2) Osmanlı-Türk siyasi geleneğinde, Batı ile karşılaşma ve reform hareketlerinin başladığı tarihten itibaren, reformların içeriği ve amaçları konusundaki temel görüş ayrımını Doğu-Batı ikilemi temsil etmiştir. Bu ikilemde kadınlar bir tarafın destekçilerinin diğer tarafa karşı üstünlük kurmak ve kendisini görünür kılmak amacıyla kullandığı önemli bir sembol olmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyasi Düşünce Tarihi, Türk Siyasal Hayatı, Siyaset Sosyolojisi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 19 Sayı: 65 - Yüzyıllık Muhasebe: İkinci Yüzyıla Girerken Türkiye Siyaseti |
Muhafazakar Düşünce Dergisi