II. Meşrutiyetin ilanı ile beraber, Osmanlı toplumu içerisindeki farklı millet ve kesimlerden insanların düşüncelerini ve fikirlerini ifade edebilecekleri özgürlükçü bir ortam oluştu. Bu süreçte meydanlarda söz söyleyen düşüncelerini ifade edip öneriler getiren insanlardan birisinin de Bediüzzaman Said-i Kürdi olduğu görülmektedir. II. Meşrutiyetin ilanı ile başlayan bu basın hürriyeti içinde, Derviş Vahdeti; Volkan’ı İnsaniyete hadim, dini, siyasi, yevmi gazetedir, diyerek 11 Aralık 1908’ de (28 Teşrinisani 1324) çıkarmaya başlamıştır. Bediüzzaman Said-i Kürdi’nin, Volkan gazetesi yayın hayatına başladıktan yaklaşık 4 ay sonra gazetenin 70. Sayısında ilk makalesi yayınlanmakla birlikte 110. sayıya kadar ulaşan gazetenin 15 sayısında yazıları yer almaktadır. Kıbrıslı Hafız Derviş Vahdeti’nin sahibi olduğu Volkan gazetesi, 48. sayısı olan 17 Şubat 1909 tarihinden itibaren başlığının altında İttihad-ı Muhammedî Cemiyeti’nin Mürevvic-i Efkârıdır, ifadesiyle yayınlanmaya başlayarak Cemiyet’in yayın organı durumuna gelmiştir. Cemiyet’in İstanbul Merkezi İdare Meclis Azası olan Bediüzzaman Said-i Kürdi’nin süreç içerisinde İttihad-ı Muhammedî Cemiyeti’ne karşı itirazlara ve vehimlere cevap verdiği, Cemiyet’in savunuculuğunu üstlendiği görülmektedir. Bediüzzaman Said-i Kürdi hem İMC hakkındaki itirazları izale etmeye çalışırken hem de Volkan’da kaleme aldığı diğer makalelerinde çok mutedil ve makul bir üslup kullanıyordu. Diğer yandan Derviş Vahdeti’nin Volkan gazetesinde neşrolunan yazılarından ve taşıdığı İslami tonlarla birlikte İttihad-ı Muhammedî Cemiyeti’nin Volkan gazetesi üzerinden yaptığı açıklamalardan Derviş Vahdeti’nin ve kurucusu olduğu Cemiyet’in meşrutiyet karşıtı olmadığı bilakis şeriat dairesinde meşrutiyeti ve hürriyeti savunduğu görülmektedir. Bediüzzaman Said-i Kürdi’nin Şeriat-meşrutiyet uzlaşısına ve Şeriat ile sınırlandırılmış hürriyet (hürriyet-i şer’i) görüşlerinin paralelinde görüşleri benimsemiş olan Vahdeti’nin hürriyet ve meşrutiyete düşman biri olmadığı yayın hayatı boyunca Volkan gazetesinde yazdığı yazılarda mevcuttur.
Bediüzzaman Said-i Kürdi Derviş Vahdeti Volkan İttihad-ı Muhammedi Cemiyeti Meşrutiyet-i Meşrua Hürriyet-i Şer'i
Bu çalışmanın hazırlanma sürecinde bilimsel ve etik ilkelere uyulduğu ve yararlanılan tüm çalışmaların kaynakçada belirtildiği beyan olunur.
With the declaration of the Constitutional Monarchy, a liberalized environment was created in which people from different nations and segments of Ottoman society could express their thoughts and ideas. In this process, Bediuzzaman Said-i Kürdi was one of the people who spoke in the squares, voiced his thoughts and made suggestions. Within this freedom of the press that began with the declaration of the Constitutional Monarchy, Derviş Vahdeti began publishing Volkan on December 11, 1908 (28 Teşrinisani 1324), claiming that it was a religious, political and daily newspaper dedicated to humanity. Bediuzzaman Said-i Kürdi's first article was published in the 70th issue of the newspaper about 4 months after Volkan was launched, and his articles were published in 15 issues of the newspaper, which reached its 110th issue. The newspaper Volkan, owned by Hafiz Derviş Vahdeti from Cyprus, started to be published on February 17, 1909, the 48th issue of the newspaper, with the phrase İttihad-ı Muhammedî Cemiyeti’nin Mürevvic-i Efkârıdır and became the publication organ of the Society. It is seen that Bediuzzaman Said-i Kürdi, who was a member of the Istanbul Central Administrative Council of the Society, responded to the objections and delusions against the Ittihad-i Muhammadî Society and assumed the defense of the Society in the process. Bediuzzaman Said-i Kürdi used a very moderate and reasonable style both in his attempts to overcome the objections against the IMC and in his other writings in Volkan. On the other hand, from the writings of Derviş Vahdeti published in Volkan and the statements made by the Union of Union and Mohammadi Movement through the Volkan newspaper, it is seen that Derviş Vahdeti and the Movement he founded were not against constitutionalism; on the contrary, they advocated constitutionalism and freedom within the framework of Sharia. It is understood from the articles he wrote in Volkan newspaper throughout his publication life that Vahdeti, who adopted views in line with Bediuzzaman Said-i Kürdi's views on the reconciliation of Sharia and constitutionalism and the limitation of freedom to Sharia, was not an enemy of freedom and constitutionalism
Bediüzzaman Said-i Kürdi Derviş Vahdeti Volkan İttihad-ı Muhammadi Society Meşrutiyet-i Meşrua Hürrriyet-i Şer'i
Preparation of this study scientific and ethical principles in the process complied with and all utilized bibliography of studies is hereby declared. Legal responsibility lies with the authors.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dini Araştırmalar (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 19 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 4 |
Muhakemat Uluslararası Risale-i Nur Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.