Yapay zeka (YZ) teknolojilerindeki ilerlemeler, söz konusu teknolojilerin sosyal yaşamın farklı alanlarındaki kullanım olanaklarını arttırmaktadır. Bu çeşitlilik arttıkça, YZ’nın bireysel ve toplumsal etkileri de giderek büyümektedir. Çin’de uygulamaya konulan ve YZ ile desteklenen sosyal kredi sistemi (SKS), bireyler, kurumlar ve devletler üzerindeki mevcut gözetimi daha da ileri bir boyuta taşımaktadır. Gözetim olgusu, insanlık tarihi boyunca kendini göstermiştir. Kadim dönemlerden itibaren, ilahi bir gücün insanları sürekli denetlediğine dair inançlar mevcut olmuştur. Günümüzde ise bu inancın insan eliyle uyarlanmış bir formu, Çin'de uygulanan “SKS” örneğiyle kendini göstermektedir. Toplum, teknoloji ve bilimin karşılıklı etkileşimi, yeni gelişmeler ışığında yeni araştırma ve sorgulama alanlarının ortaya çıkmasına zemin hazırlamaktadır. Özellikle dijital teknolojiler, YZ ve bu teknolojinin türevleri ile ilgili gelişmelerin, din sosyolojisinin sorgulama konularına dahil edildiği görülmektedir. Bu çalışmanın amacı, YZ gibi dijital teknolojilerle desteklenen SKS’yi anlama ve açıklama çabası kapsamında, kültürel yapı içinde yer alan “amel defteri” kavramıyla bağlantı kurarak, iki olgu arasındaki benzerliklere dayanan metaforik bir tanımlama sunmaktır. Mevcut çalışmada karşılaştırma yöntemi ve literatür tarama tekniği kullanılmıştır. Bu çalışmada, gözetim toplumu ve SKS kavramlarına değinilmiş; sonrasında, SKS’nin işleyişi ile amel defteri sistemlerinin işleyişi arasındaki benzerlikler ortaya konulmuştur. Bu çalışmanın, modern teknoloji ile dini inançlar arasında köprü işlevi gören önemli bir perspektif sunduğu düşünülmektedir.
yok
Advances in artificial intelligence (AI) technologies are expanding the potential applications of these technologies across various domains of social life. As this diversity increases, the individual and societal impacts of AI are also growing significantly. The AI supported Social Credit System (SCS) which implemented in China is taking existing surveillance over individuals, institutions, and states to a more advanced level. The phenomenon of surveillance has manifested itself throughout human history. Since ancient times, there have been beliefs that a divine power constantly monitors human actions. Today, a human-adapted form of this belief is exemplified by the "SCS" implemented in China. The interplay between society, technology, and science paves the way for new research and inquiry areas in light of recent developments. Particularly, advancements in digital technologies, AI, and their derivatives are increasingly being incorporated into the subjects of inquiry within the sociology of religion. The aim of this study is to provide a metaphorical definition based on the similarities between the SCS, supported by digital technologies such as AI, and the concept of the "book of deeds" embedded in cultural structures. The comparative method and literature review technique were employed in this study. The concepts of the surveillance society and the SCS are discussed, followed by an analysis of the similarities between the functioning of the SCS and the book of deeds systems. This study is expected to offer a significant perspective that bridges modern technology and religious beliefs.
Surveillance Society Social Credit System Book of Deeds Metaphor
yok
yok
yok
yok
| Birincil Dil | İngilizce |
|---|---|
| Konular | Bilim ve Teknoloji Sosyolojisi ve Sosyal Bilimler, Din Sosyolojisi |
| Bölüm | Makaleler |
| Yazarlar | |
| Proje Numarası | yok |
| Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 28 Şubat 2025 |
| Kabul Tarihi | 29 Mayıs 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 8 Sayı: 1 |