İnsanlığın evrimi ile enerji ihtiyacı gereksinimi birbirine sıkı sıkıya bağlı bulunmaktadır.Toplumlaşma bilincinin ortaya çıkmasıyla bütün ülkelerin şehirleşme süreci hızlanmıştır. Şehirleşme süreci toplumun ısınma, aydınlanma ve diğer barınma ihtiyacının gereksinim duyduğu elektrik enerjisi tüketimini de artırmıştır. Gelişmiş ülkelerin şehirleşme süreci, durağan nüfus büyümeleriyle bıraktığımız yüz yıl içinde tamamlanırken gelişmekte olan ülkelerde katlanan nüfus yığınlarıyla hızlanmıştır. Bu durum dünya elektrik talebinde ani sıçramalara neden olmuştur. 2000'li yıllara gelindiğinde artık hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler elektrik üretiminde kullanılabilecek bütün kaynakların rasyonel dağılımı konusunda çalışmalar yapmak zorunda kalmışlardır. Bu çalışmanın amacı artan teknolojik birikimle ortaya çıkan global elektrik enerjisi talebinin hangi tür kaynaklardan elde edildiğini incelemek ve küresel ısınmayla beraber çevresel faktörlerin önem kazandığı son yıllarda elektrik gücü yaratımında hangi tür kaynakları tercih ettikleri konusunda analiz yapabilmektedir. Çalışma içinde aynı zamanda üretim aşamasında kullanılan kaynakların yarattığı sektörler arası nasıl bir kazanç paylaşım mücadelesi sergilendiği gösterilmeye çalışılmaktadır. Bu çatışmanın, küresel ısınma, çevre kirliliği gibi dünyamızın yaşam alanını olumsuz etkileyecek faktörlerin önem kazanmasıyla, şiddetlenerek artmasına çalışma içinde dikkat çekilecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 11 Mart 2015 |
Gönderilme Tarihi | 13 Mart 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Cilt: 24 Sayı: 1 |
Bu web sitesi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.