In the modern society, there are established and institutionalized forms of domination and surveillance. The thinkers such as E. Goffman, M. Foucault ve G. Agamben developed important theoretical approaches and conceptual tools in order to shed light on these phenomena. Oppression practices through total institutions, power relations and camp are very important concepts that are given a central importance in explaining the modern forms of domination and surveillance. Such analyses focus on such places as psychiatric institutions, schools, refugee camps, nursing homes and prisons. Today, total institutions are taken into consideration in an interdisciplinary framework under the common denominator of "confinement". Goffman treats the total institutions as spaces of the self and the loss of the self. The self-being of the confined individual is stripped and a new self is dressed, and the identity set formed in social life is destroyed and a new identity is constructed. Foucault says that legal power has been replaced by disciplinary and regulatory power. According to Foucault, power is everywhere within the network of relationships. The camp which is highlighted in Agamben’s works is a place where the exceptions become rules over time. The camp is an illegitimate law space where the law is suspended. In this study, "total institution", "disciplinary institution" and "camp" are analyzed as conceptualization tools of confinement, and the process of these conceptual tools is mentioned
Confinement total institution disciplinary institution camp identity self bio-power
Modern toplumda egemenlik ve gözetimin yerleşik ve kurumsallaşmış biçimleri mevcuttur. E. Goffman, M. Foucault ve G. Agamben gibi düşünürler bu olgulara ışık tutmak için önemli kuramsal yaklaşımlar ve kavramsal araçlar geliştirmişlerdir. Total kurumlar, iktidar ilişkileri ve kamp, egemenlik ve gözetimin modern biçimlerini açıklamada merkezi önem verilen çok önemli kavramlardır. Bu tür çözümlemeler psikiyatri kurumları, okullar, mülteci kampları, hastaneler, huzurevleri ve cezaevleri gibi mekanların üzerinde durmaktadır. Günümüzde total kurumlar, disiplinler arası bir yaklaşımla “kapatılma” ortak paydasında ele alınmaktadırlar. Goffman, total kurumları bellek ve benlik yitim mekanları olarak ele alır. Kapatılan bireyin benliği soyularak yeni bir benlik giydirilmekte, toplumsal yaşamda oluşturduğu kimlik seti yıkılarak yeni bir kimlik inşa edilmektedir. Foucault, hukuksal iktidarın yerini disiplinci ve düzenleyici iktidara bıraktığını söyler. Foucault’ya göre iktidar, ilişkiler ağının içinde yani her yerdedir. Agamben’in çalışmalarında kamp, istisna halinin zamanla kural haline geldiği mekândır. Kamp hukukun askıya alındığı yasasız bir yasa uzamıdır. Bu çalışmada, farklı kapatılma mekânları olarak “total kurum”, “disipliner kurum” ve “kamp”lar, kapatılma mekânlarının kavramsal araçları olarak analiz edilmekte ve bu kavramsallaştırma araçlarının süreçsel gelişimine değinilmektedir
Kapatılma total kurum disipliner kurum kamp kimlik benlik biyo-iktidar
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 1 |
.