İnsan denince ahlak, ahlak denince insan akla gelmektedir. Ahlak insanla anlaşılan bir kavram, insan da ahlakla anlam kazanan bir varlıktır. Ahlak bir toplumsal öğrenmedir. Çocuk, nerede nasıl davranılması gerektiğini okulda öğretmenlerinden, ailede ebeveynlerinden, sokakta akranlarından, toplumsal yaşamda yetişkinlerden ve yaşantılardan öğrenmektedir. Bu öğrenmelerin hepsi birer eğitimdir. Bu bakımdan ahlak, eğitimin merkezi meselesidir. İnsan, ahlakın öznesidir. Ahlakı düzenleme, değiştirme ve yeniden inşa etme gücüne sahip tek varlıktır. Okul, bireye ahlaki davranış kazandırılmasında destekleyici bir unsurdur. Küreselleşmenin dönüştürücü gücünün etkisiyle değişime uğrayan öğretmenin rolü, rehberlik yapmak, öğrencide öğrenme arzusunu uyandırmaktır. Değerler insan davranışlarına, düşünce ve kararlarına yön vermektedir. Değerler, nasıl yaşamamız gerektiğini, neyin anlamlı ya da anlamsız olduğunu telkin ederler. İnsan neye değer verirse ona ilgi gösterir ve yönelir. Özgürlüğü değer olarak kabul eden bir öğretmen, başkalarının haklarına ve özgürlüklerine saygı gösteren, kendini özgürce ifade edebilen, düşünebilen, sorgulayabilen ve en önemlisi kendini özgür hissedebilen bireyler yetiştirme gayesine yönelir. Bu bakımdan öğrencilerin perspektifi ve hayat felsefesi, öğretmenin sahip olduğu değerler kadardır denilebilir. Bu çalışmanın ilk bölümünde örgütsel olarak eğitim sistemi ve okulların fonksiyonları ile Türk modernleşme tarihi sürecindeki eğitim yaklaşımları ele alınmaktadır. İkinci bölümde ahlak felsefesi temelinde ahlak kuramları irdelenmekte, öğretmen ahlakı kritik ve analitik bir bakış açısıyla değerlendirilmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 29 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 4 |
.