This study discusses the concepts of risk, uncertainty, and fear due to Covid-19 with a sociological perspective. Covid-19, which was thought to have emerged in the city of Wuhan in China's Hubei province in December 2019 and was later declared an epidemic by the WHO, caused significant damage directly or indirectly in societies. It has been observed that Covid-19, which can be considered as a biological and global disaster type, has turned into a phenomenon that reflects the concepts of risk, uncertainty, and fear, which are the main characteristics of the modern age. In this study, the relationship between these concepts and Covid-19 are discussed; First of all, it has been analyzed via the literature review based on Ulrich Beck's "risk society" theory to determine the situation. Although Covid-19 reflects the general characteristics of disasters by disrupting the social order, it has been seen that it is intertwined with the climate of risk, uncertainty, and fear, which is unique to the modern age and mostly encountered in modern societies. On the one hand, modern societies embody new risks, new uncertainties, and new social fears while trying to control the dangers, to make the “unknownness” known, and by this means to suppress social fears. Due to modern societies’ characteristics such as the deterioration of the human-nature relationship, inequality, technological advances, and globalization, it caused the spread of Covid-19 much faster. Uncertainty continued in these societies for a long time, and there was great fear due to risk and uncertainty.
Bu çalışma; risk, belirsizlik ve korku kavramlarını sosyolojik bir perspektifle Covid-19 özelinde tartışmaya çalışmaktadır. 2019 yılının aralık ayında, Çin’in Hubei eyaletinin Wuhan şehrinde ortaya çıktığı düşünülen ve daha sonra Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından salgın hastalık olarak ilan edilen Covid-19, doğrudan veya dolaylı olarak toplumlarda önemli hasarlara neden olmuştur. Biyolojik ve küresel bir afet türü olarak değerlendirilebilen Covid-19, modern çağın temel karakteristik özelliklerinden olan risk, belirsizlik ve korku kavramlarının tezahürlerini yansıtan bir fenomene dönüştüğü izlenmiştir. Çalışmada, sözü edilen bu kavramlar ile Covid-19 arasındaki ilişki; başta Ulrich Beck’in “risk toplumu” kuramından hareketle literatür taramasına dayalı analiz edilerek bir durum tespitinde bulunmaya çalışılmıştır. Covid-19, sosyal düzeni bozması açısından afetlerin genel özelliklerini yansıtmakla birlikte modern çağa özgü olan ve daha çok modern toplumlarda karşılaşılan risk, belirsizlik ve korku iklimi ile iç içe olduğu görülmüştür. Modern toplumlar; bir taraftan tehlikeleri kontrol altına almaya, “bilinmemezliği” bilinir kılmaya ve bu vesileyle toplumsal korkuları bastırmaya çalışırken yeni riskler, yeni belirsizlikler ve yeni toplumsal korkular üretmeye neden olmaktadır. Modern toplumlar; insan-doğa ilişkisinin bozulması, eşitsizlik, teknolojik ilerlemeler, küreselleşme gibi sahip olduğu özelliklerinden dolayı Covid-19’un çok daha hızlı yayılmasına neden olmuş, bu toplumlarda belirsizlik uzun süre devam etmiş, risk ve belirsizliğe bağlı olarak büyük bir korku yaşanmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 23 Ekim 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 10 |
.