This study queries spatial borders in the context of facades and surface concepts in contemporary architecture. The concept of facade in the architectural history, has been the primary theoretical tool to express the approaches developed on the external appearance/ perception of the building. But from 19th century onwards, technological development caused by structural transformations in architecture, has been altered the borders radically in both theoretical and practical manners. This identifies a problematic in architectural theory. The changes that were influenced by new construction techniques and materials in the early modern architecture, are later influenced by computer-aided design and manufacturing techniques in contemporary architecture including near past. Although building production methods are completely different from pre-modern times, borders are still revealed in the context of meaning and limits of facade concept. This situation brings up a current problem that should be an interest of contemporary philosophical theories of architecture. Today, in practice, it is possible to mention many buildings exceeding their theoretical limits, meanings or content of facade concept.In this context, it can be said that new conceptual arguments are necessary to argue about border issue in contemporary architecture. This study analyzed the architectural content in-depth in the 19. and 20. centuries, and reconsidered the concept of surface as a conceptual argument to understand/comprehend building border qualities. In this context, the study summarized historical transformation of the facade concept on the one hand, and on the other, analysed the development of architectural meanings of the surface concept by architects and architecture of 19th and 20th centuries. As a result, quality of current border concept is evaluated.
Contemporary architecture Border Surface Facade Surface Theory
Bu çalışma, cephe ve yüzey kavramları bağlamında, çağdaş mimarlıkta mekanın çeperlerini sorgular. Mimarlık tarihinde cephe kavramı binanın dışarıdan görünüşü/algısı üzerine geliştirilen yaklaşımları ifade etmenin asal kuramsal aracı olmuştur. Fakat 19. yüzyıldan başlayarak, teknolojik gelişimin mimarlıkta yol açtığı yapısal dönüşümler çeperleri hem kuramsal hem de kılgısal olarak köklü biçimde değiştirmiştir. Bu, mimarlık kuramları için bir sorun alanı tanımlar. Modern mimarlığın başlarında yeni yapım teknikleri ve malzemeleri etkisinde oluşan değişimler yakın geçmişi de kapsayan günümüz mimarlığında bilgisayar destekli üretim ve tasarım yöntemlerinin etkisindedir. Bina üretim yöntemleri Modernizm öncesi dönemlerden bütünüyle farklılaşmış olmasına rağmen çeperler halen cephe kavramının anlam ve düşünsel sınırları bağlamında açıklanmaktadır. Bu durum, güncel mimarlık kuramlarının ilgisinde olması gereken bir sorunsalı gündeme getirir. Bugün kılgısal olarak cephe kavramın kuramsal sınırlarını, anlamını veya içeriğini aşan birçok yapıdan söz etmek mümkündür. Bu bağlamda, güncel mimarlıkta çeperi tartışmak için yeni kavramsal araçlara ihtiyaç olduğu söylenebilir. Bu çalışma mimari niteliği 19. ve 20 yüzyılda derinlemesine tanımlanmış yüzey kavramını, kuramsal alanın güncel çeperi doğru analiz edebilmesinin bir aracı olarak görmektedir. Bu kapsamlarda, çalışmada bir taraftan cephe kavramın tarihsel dönüşümünü özetlenmiş, öte taraftan 19. ve 20. yüzyıl mimarlığı ve mimarları bağlamında yüzey kavramına yönelik geliştirilen mimari anlamlar irdelenmiştir. Sonuçta da güncel çeperin niteliğine yönelik değerlendirmeler yapılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Maliye |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 8 Sayı: 2 |