Cahiliye toplumunu muhatap alan Kur’an yirmi üç yılda nâzil olmuştur. Mezkûr zaman diliminde Hz. Peygamber (s), insanlara tebliğde bulunmuş ve sahabe neslinin yetişmesini sağlamıştır. İnanç, örf ve âdet bakımından toplumun cahiliyeden İslâm’a geçişi sürece yayılmıştır. Buna mukabil Resûlullah, cahiliyeyi her zaman geri gelebilecek toplumsal veya bireysel olgu olarak kabul ederek ashâbını dikkatli olmaları hususunda uyarmıştır. Bu geriye gidişler sosyal nizamın temelinde yer alan kabile, kadın ve köle üzerinden okunabilir. Nitekim Hz. Muhammed’in (s) vefatından sonra katı kabilecilik anlayışından kaynaklı ridde hadiseleri vuku bulmuştur. Aynı şekilde tarih boyunca kavmiyetçilik, özelde İslâm ümmetinin genelde ise insanlığın problemi olmuştur. İslâm, anneliğe kutsiyet atfederek cahiliye âdeti olarak kadınlığa yönelik olumsuz algıyı da hüküm olarak ortadan kaldırmıştır. Ancak süreç içerisinde kız çocuklarına ve hanımlara bakışta eskiye dönüşler meydana gelmiştir. Hz. Peygamber zamanında köleci toplumdan köleli topluma geçiş yaşanmış; onların azat edilmek suretiyle süreç içerisinde en azından istisnai bir sosyal statü olması hedeflenmiştir. Bu makalede İslâm öncesi Arap toplumunda kabile, kadın ve köleliğin Hz. Peygamber (s) zamanında geçirdiği değişim merkeze alınarak modern döneme kadar adı geçen üç ögedeki geriye gidişler panoramik biçimde ele alınacaktır.
The Qur’an, addressing the pre-Islamic society, was revealed over a period of twenty-three years. During this time, Prophet Muhammad (peace be upon him) conveyed his message to the people and ensured the upbringing of the generation of companions (Sahaba). The transition of the society from Jāhiliyya (the age of ignorance) to Islam in terms of belief, customs, and traditions took place gradually. In contrast, the Prophet always acknowledged the possibility of a return to Jāhiliyya as a societal or individual phenomenon, warning his companions to be vigilant. These regressions can be observed through the fundamental aspects of social order, namely tribe, women, and slavery. Indeed, after the demise of Prophet Muhammad (peace be upon him), incidents of apostasy occurred due to the rigid tribalistic understanding. Similarly, throughout history, tribalism has been a problem, specifically for the Islamic community and generally for humanity. Islam, by attributing sanctity to motherhood, abolished the negative perception of womanhood as an aspect of Jāhiliyya tradition. However, there have been regressions in the perception of girls and women over time. During the time of the Prophet, there was a transition from a society based on slavery to one where slavery existed but efforts were made for their manumission, aiming for at least an exceptional social status for them gradually. This article will examine the regressions in the three aforementioned elements - tribe, women, and slavery - in pre-Islamic Arab society during the time of Prophet Muhammad (peace be upon him) until the modern era.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İslam Tarihi, Tarihsel Çalışmalar (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 28 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 8 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: Cahiliye Özel Sayısı |