Since it is not possible for a human being as a social creature to live alone, he had a relationship
that required continuity with his immediate environment and then with nature. This relationship,
which was created by taking into account the sacred power of nature, is as old as the history of
humanity, because man, who realized his own helplessness and powerlessness in the face of the
impressive power of nature, tried to know and understand nature. The aim of this article is to
briefly analyze the understanding of nature in the Middle Ages, starting from the ancient nature
understanding in the context of human–nature relationship.
Toplumsal bir varlık olan insanın tek başına yaşaması mümkün olmadığı için, önceleri yakın çevresiyle
daha sonra doğa ile süreklilik gerektiren bir ilişkisi olmuştur. Doğanın kutsal gücü dikkate alınarak
oluşturulmuş bu ilişki insanlık tarihi kadar eskidir. Çünkü doğanın etkileyici gücü karşısında
kendi acizliğinin ve güçsüzlüğünün farkına varan insan, doğayı tanımaya ve anlamaya çalışmıştır.
Bu yazının amacı insan-doğa ilişkisi bağlamında İlkçağ doğa anlayışından yola çıkarak peşi sıra
gelen Orta Çağ dönemi doğa anlayışını kısaca analiz etmektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Görsel Sanatlar (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 5 |
Sanat ve İkonografi Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.