Modern çağı ve modern insanı açıklamaya çalışan en önemli kuramlardan biri olan Psikanalitik Kuram, Sigmund Freud’un yapısal kişilik modeli ile insan davranışlarının altında yatan nedenlerin kökenlerine ulaşabilme imkânı tanır. Bir organizma olarak insanın tutum ve davranışlarını aydınlatan yapısal kişilik kuramı, yalnızca psikoloji ya da sosyoloji alanında değil, aynı zamanda sinema gibi farklı alanları da kapsayan çalışmalara kaynaklık eder. Psikanalitik film kuramı ise, filmlerde yer alan psikanalitik unsurları saptayarak, hem bir araç olarak sinemanın insan zihniyle olan bağına, hem de filmlerin psiko-sosyal boyutunun incelenmesiyle sinema ve toplum ilişkisine yakından bakabilmeyi sağlamaktadır. Pek çok filminde psikanalitik unsurların yer aldığı yönetmen Roman Polanski’nin Knife in the Water (Sudaki Bıçak, 1962) filmi id, ego ve süperegodan oluşan yapısal kişilik kuramının bir alegorisi niteliğindedir. Bu anlamda psikanalitik film okumasıyla, Polanski’nin Sudaki Bıçak filmindeki yapısal kişilik kuramından izler aramayı amaçlayan bu çalışma, yapılan çözümleme neticesinde filmin id, ego ve süperegonun mücadelesi üzerine kurulduğunu ortaya koymuştur.
Çalışmamız için ön değerlendirme fırsatı sunduğunuz için teşekkür ederiz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim ve Medya Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |