Sanat, bir duygu veya düşüncenin en güzel en estetik haliyle görsel ve işitsel bir maddede vücut bulmuş halidir. Aslında sanatın ne olduğuna dair tarih öncesi çağlardan günümüze kadar çeşitli cevaplar aranmıştır. İlk insanların mağara duvarlarına çizdikleri şekil ve sembollerde onların iç dünyalarının birer yansıması olarak sanatın ilk izlerini taşımıştır. İnsanlığın geçirdiği evrimlerle, yaşama biçimleri, hayata bakışları, sanat biçimlerini ve sanata olan bakışlarını da değiştirirken her dönemde ve her toplumda, farklı görünümlerde daima ortaya çıkmıştır. Aslında insanlar, yaşamlarından bir kesitini veya günlük bir olayı aktarırken bir şekilde başka insanlarla da iletişim kurmuşlardır. Bu sayede, duygu ve düşüncelerini yaptıklarını başkalarına aktarırken, oluşturdukları obje resim ve semboller de bir köprü vazifesi görmüş her çalışma da zaman içerisinde birer iletişim aracına dönüşmüştür. Tarihte insanın temel ihtiyaçlarını giderme çabalarıyla kendini anlatma istekleri de giderek bir estetik kimlik kazanmış ve sanatı doğurmuştur. Sonrada iletişimle yaygınlaşmış, kuşaktan kuşağa da aktarılarak günümüze kadar gelmiştir. İnsanoğlunun yaşamını zevkli kılma amacıyla çaldığı enstrümanı, çizdiği resim, sesi, sözü ile bedenin dilini estetik yetkinliğe ulaştırarak sanata dönüştürürken doğa ve kendisiyle iletişimini, etkileşimini de zenginleştirmiştir. Böylece sanat ve iletişimin, birbirini var etme sürecinde de yaşamsal bir ilişkisi (semiyotik) söz konusu olmuştur. Bu araştırma ile, ekspresyonist tarzda çalışmalar üreten sanatçı Necmettin Özlü’nün eserlerinin teknik ve estetik özellikleri bakımından incelenip değerlendirilmesi amaçlanmaktadır. Araştırma, nitel araştırma türlerinden olan literatür tarama yöntemi ile yapılmıştır.
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
Art is embodied in a visual and auditory substance in the most beautiful and aesthetic form of an emotion or thought. Various answers have been sought, from prehistoric times to the present, about what art is. The shapes and symbols that the early humans drew on the cave walls bore the first traces of art as a reflection of their inner worlds. With the evolutions that humanity has gone through, the way they live, the way they look at life, the way they look at art and the way they look at art has always emerged in every era and in every society, in different views. In fact, people have somehow also communicated with other people when transferring a cross section of their life or a daily event. Thus, as they relayed their emotions and thoughts to others, the artifacts and symbols they created served as bridges, and each work became a means of communication over time. In history, their efforts to address the basic needs of human beings and their desire to explain themselves have increasingly gained an aesthetic identity and given rise to art. Then, it became common in communication and was transmitted from generation to generation. He has enriched his communication and interaction with nature and himself while transforming the instrument he played to make human life enjoyable, his painting, his voice, his word, and the language of the body into art with aesthetic competence. Thus, art and communication also have a vital relationship (semiotics) in the process of making each other exist. This research aims to examine and evaluate the technical and aesthetic properties of the works of Necmettin Özlü, an expressionist-style artist. The research was done through the literature screening method, which is one of the types of qualitative research.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sistematik Felsefe (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Kasım 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2023 |
Gönderilme Tarihi | 10 Ocak 2023 |
Kabul Tarihi | 27 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 6 Sayı: 2 |
The Journal of Social Sciences Academy
Sosyal Bilimler Akademi Dergisi
(SOBAD)