Bu makalenin amacı göçmenin öyküsünü Levy'nin “Back to
My Own Country: An Essay” (Ülkeme Dönüş: Bir
Deneme)'inde ve “The Diary” (Günlük) ve “That Polite Way
That English People Have” (İngilizler'in Sahip Olduğu O
Malum Kibar Tavır) başlıklı öyküleri odağında incelemektir.
Levy'nin öyküleri otobiyogra, tarih, toplumsal eleştiri ve
kurmacayı kaynaştırmaktadır. Göç olgusunun bazı olumlu
yönlerinin yanı sıra olumsuz yanlarının da ortaya
koyulduğu bu öykülerde göçmenin düşlediği peri masalıvari
dünyanın yanında göçmen deneyiminin içerdiği ironiler göz
önüne serilir. Söz konusu anlatılarda Levy, Karayipler'den
İngiltere'ye göç eden ikinci-kuşak göçmen olarak kendi
öyküsünü, Jamaica'lı ve siyahi-Britanya'lı kültürel mirasını,
yaşadığı kimlik bunalımını ve ırksal farkındalık, ırkçılık, ve
cinsiyetçi önyargıları ele alırken Atlantik köle ticareti,
sömürgecilik ve Britanya İmparatorluğu, Karayipler'den göç
eden Windrush kuşağı ve Britanya ve Karayiplerin ortak
tarihi hakkındaki düşüncelerini ve bilgileri de sunmaktadır.
Levy'nin amacının hem kişisel mirasını ve Karayipler'le
Britanya'nın ortak mirasını açığa çıkarmak hem de tarihsel
“unutkanlığa” bir derman olarak yapıtlarında tarihi
yeniden yazmak olduğu söylenebilir. Yazarın “tersine göç”
motini kullanması bu amacını gerçekleştirmektedir.
Nitekim, Britanya'lı Karayiplilerin öyküsünü marjinden
merkeze taşıması, bir nevi geçmişin telasi olarak
görülebilir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İngiliz ve İrlanda Dili, Edebiyatı ve Kültürü |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Ocak 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |