Çin'in tarihsel gelişimi, çocuğa yönelik bakış açısında yaşanan
değişmeleri içinde barındırmaktadır. Bu değişimler Çin'de Klasik
dönem, Qing hanedanlığının son dönemi ve Dört Mayıs Dönemi
üzerinden açık bir şekilde görülmektedir. Geleneksel feodal Çin
kültürünün ve ahlak öğretilerinin toplumsal hayata şekil verdiği
Klasik Dönemde, toplumsallığın ön planda olması insanın birey
olarak var olmasını engellemiştir. Toplumun en alt tabakasında
bulunan çocuk, ebeveynlerine koşulsuz olarak itaat etmekle
yükümlü kılınmıştır. Qing hanedanlığının son döneminde (1840-
1912), yurtdışında eğitim gören Çinli aydınlar ve reformcular,
Batı'nın düşünce kültürüne temas etmişlerdir. Bunun sonucunda,
binlerce yıldır göz ardı edilen çocuğun ülkenin yok olmaktan
kurtarılmasındaki rolü üzerine yoğunlaşmışladır. Bu süreçte
yapılan çalışmalar, çocuğun toplumda bir birey olduğu
düşüncesinin lizlenmesine büyük katkı sağlamıştır. Dört Mayıs
Döneminde (1919-1921), Yeni Kültür Hareketi'nin doğuşuyla
birlikte geleneksel feodal kültüre şiddetli bir darbe vurulmuştur.
Demokrasi, özgürlük, eşitlik, hümanizm vb. modern düşüncelerin
yaygınlaştığı bu dönemde, çocuk birey olarak bağımsızlığına tam
anlamıyla kavuşmuştur.
Bu çalışmada, Çin'de çocuğa yönelik bakış açısının tarihsel
değişimi ve gelişimi Klasik Dönem, Qing hanedanlığının son
dönemi ve Dört Mayıs Dönemi üzerinden sergilenecektir. Tarihi
süreçte, çocuğun siyasal ve toplumsal yaşamda giderek artan
önemine dikkat çekilerek çocuğun keşfinin ve bağımsızlığının
Çin'in modernleşme yolundaki öneminin ortaya konması
amaçlanmaktadır. Çalışma, Çin'in tarihsel gelişiminin çocuğa
bakış açısı üzerinden değerlendirilmesi bakımından önem
taşımaktadır.
Çocuğa yönelik bakış açısı Geleneksel feodal Çin kültürü Dört Mayıs dönemi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Çin Dili, Edebiyatı ve Kültürü |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Temmuz 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |