The concept of social cleavage provides a basic framework of analysis that explains the dynamics of social cleavage in historical, economic, cultural and political processes. The theory of social cleavage developed by Lipset and Rokkan has been effective in explaining the ideological orientations and voter behavior of political parties, especially in Western Europe, through center-periphery, state-church, rural-urban and class-based cleavages. This theory emphasizes the role of social conflict axes in shaping political structures.
In the context of Turkey, center-periphery relations, religious cleavages, rural-urban conflicts and class-based cleavages combine with local dynamics specific to the modernization process to form the basic axes of political and social structure. The tension between the secular center of the Republic and the conservative demands of the periphery has been an important driving force of political competition and social transformation.
With the impact of globalization and digitalization, social cleavages have entered an economic and cultural transformation process beyond national borders. Despite the opportunities provided by digital technologies, digital inequalities lead to new social conflicts. In this context, the concept of social cleavage continues to be a powerful theoretical framework for understanding both historical processes and for analyzing the complex dynamics of the present. Understanding these dynamics provides important clues about the future shaping of social and political processes.
Social Cleavage Conflict Lines Social Conflict Social Transformation Lipsey
Sosyal bölünme kavramı; tarihsel, ekonomik, kültürel ve siyasi süreçlerde toplumların ayrışma dinamiklerini açıklayan temel bir analiz çerçevesi sunar. Lipset ve Rokkan’ın geliştirdiği sosyal bölünme teorisi, özellikle Batı Avrupa’da merkez-çevre, devlet-kilise, kır-kent ve sınıf temelli ayrışmalar üzerinden siyasi partilerin ideolojik yönelimlerini ve seçmen davranışlarını açıklamada etkili olmuştur. Bu teori, toplumsal çatışma eksenlerinin siyasi yapıların şekillenmesindeki rolünü vurgulamaktadır.
Türkiye bağlamında, merkez-çevre ilişkileri, dinsel ayrışmalar, kır-kent çatışmaları ve sınıf temelli bölünmeler, modernleşme sürecine özgü yerel dinamiklerle birleşerek siyasal ve toplumsal yapının temel eksenlerini oluşturmaktadır. Cumhuriyet’in seküler merkezi ile çevrenin muhafazakâr talepleri arasındaki gerilim, siyasi rekabet ve toplumsal dönüşümün önemli bir itici gücü olmuştur.
Küreselleşme ve dijitalleşmenin etkisiyle sosyal bölünmeler, ulusal sınırların ötesinde, ekonomik ve kültürel bir dönüşüm sürecine girmiştir. Dijital teknolojilerin sağladığı fırsatlara rağmen, dijital eşitsizlikler yeni toplumsal çatışmalara yol açmaktadır. Bu bağlamda, sosyal bölünme kavramı hem tarihsel süreçleri anlamak hem de günümüzün karmaşık dinamiklerini çözümlemek için güçlü bir teorik çerçeve olmaya devam etmektedir. Bu dinamiklerin anlaşılması, toplumsal ve siyasi süreçlerin gelecekteki şekillenmesine dair önemli ipuçları sunmaktadır.
Sosyal Bölünmeler Çatışma Hatları Toplumsal Çatışma Toplumsal Dönüşüm Lipsey Rokkan
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ocak 2025 |
Gönderilme Tarihi | 29 Kasım 2024 |
Kabul Tarihi | 27 Ocak 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 16 Sayı: 1 |