Amel kavramı, iyi iş ve davranışları ifade ettiği gibi, iyi olmayan işleri de kapsar. Amellerin kabulünde belirleyici en temel husus, Hz. Peygamber’in de buyurduğu gibi, onları gerçekleştirirken kulun sahip olduğu niyettir. Çünkü amellerin neticesi niyete göre şekillenmektedir. Mü’min ve kâfir kullardan sâdır olan iyi ameller, değer bakımından aynı değildir. Zira amellere esas değer katan iman şartının mevcut bulunmayışı, amellerin gerçek değerini bulacağı ahrette onları hükümsüz bırakacaktır. Mü’min kimselerin de gerçekleştirdiği her sâlih amel, ondan umulan neticeyi veremeyecektir. Ameli gerçekleştirirken niyetine karıştırdığı riyâ veya tekebbür gibi durumlar, kişi farkında dâhi olmadan onun amelini ihbât edecek ve umduğu mükâfâta kavuşmasını engelleyecektir. Çalışmanın amacı amelleri boşa çıkaran riyânın ne olduğunu açıklayarak, sebepleri, dünyevî ve uhrevî bakımdan sonuçlarını ayet ve hadisler çerçevesinde değerlendirmektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Nisan 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 66 |