“Hâtıbu leyl” tabiri hicrî ikinci asırdan itibaren muhaddisler tarafından dilcilerin kullanımına benzer bir anlamda, doğru yanlış demeden her önüne gelen rivâyeti alan râviler hakkında, cerh lafzı olarak kullanılmıştır. Ayrıca bu tabir, ilgili yüzyılın ilk yarısında nadiren de olsa sadece sika râvilerden hadis rivâyet etmeyen hadis imâmları hakkında da kullanılmıştır.Tespitimize göre bu ifadeyi ilk defa kullanan muhaddis Şa’bî’dir (ö.104/722). Şa’bî bu lafzı, Katâde b. Diâme el-Basrî (ö.118/736) hakkında kullanmıştır. Yine aynı asırda bu tabiri Saîd b. Abdülazîz ed-Dımaşkî (ö.167 veya 168/784 veya 785), İmâm Mâlik (ö.179/795) ve daha sonraki dönemde Dârekutnî (ö.385/995) râvileri cerh etmek için kullanmışlardır. Ayrıca Süleymân b. Musâ ed-Dımaşkî (ö.115 veya 119/733 veya 737), Abdülkerîm b. Mâlik el-Cezerî (ö.127/745), İmâm Mâlik, İmâm Şâfiî (ö.204/819) gibi muhaddisler bu tabiri ilim talebeleri özelinde hadis ıstılahından daha çok lügat anlamında, genel mâhiyetli bir söz olarak kullanmışlardır. Hicrî üçüncü asırdan itibaren cerh lafzı olarak lügat anlamına benzer bir manada kullanılmaya başlanan “hammâletü’l-hatab” deyimi de muhaddisler tarafından “hâtıbu leyl” ifadesine benzer bir anlamda zayıf râvîler hakkında kullanılmıştır.
Hâtıbu Leyl Hammâletü’l-Hatab Cerh Lafzı Hicrî İkinci ve Üçüncü Asırlar Râvi Rivâyet.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ocak 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Sayı: 61 |