The most common type of domestic violence is
directed by adult males against women and children. Most
of the time the violent behavior is kept hidden within the
family and a social learning method is passed down from
generation to generation. Individuals exposed to violence
often go to health care workers. Because nurses and
midwives in primary health care facilities are both female
and have the opportunity of know the social characteristics
of families in the region, they are in an ideal position to help
families protect themselves against violence. However,
unfortunately, the institutions who are required to offer
primary health care services have the approach that health
care services is only treating illnesses. In these facilities it
is known that health care services for protecting families
against violence, and for strengthening and monitoring
families at risk are not provided. On the other hand, the
280th article of the New Turkish Penal Code (TPC) gives
the responsibility for health care personnel to report to legal
authorities when they witness violence and the signs of
violence. This responsibility is in conflict with one of the
principles of professional ethics, responsibility to maintain
confidentiality. This article will present a case study related
to the dilemma for health care personnel created by the
280th article of the New TPC to report violence and the
responsibility to maintain confidentiality which is one of the
ethical principles of the profession, and it is expected that
there will be a discussion by the different sides of the issue.
domestic violence Turkish Penal Code 280 primary health care services professional ethics.
Aile içi şiddet en yaygın şiddet türü olup, sıklıkla erişkin erkek tarafından kadın ve çocuğa uygulanmaktadır. Aile içi şiddet davranışı çoğu zaman gizli kalmakta ve sosyal öğrenme yolu ile kuşaktan kuşağa aktarılmaktadır. Şiddete maruz kalan bireyler sıklıkla sağlık çalışanlarına başvurmaktadır. Birinci basamak sağlık hizmeti sunan kurumlardaki hemşire ve ebeler hem kadın olmaları, hem de bölgelerindeki ailelerin sosyal özelliklerini tanıma şansına sahip olmaları nedeni ile şiddeti önleme konusunda ailelere yardım etmek için uygun konumdadır. Ancak ne yazık ki sağlık hizmetlerini yalnız hastalık tedavisi olarak görme yaklaşımı birinci basamak sağlık hizmetleri sunması gereken kurumlar için de geçerli görünmektedir. Bu kurumlarda aileleri şiddetten koruyan, güçlendiren, riskli aileleri izleyen bir sağlık bakım hizmeti uygulanmadığı bilinmektedir. Diğer yandan Yeni Türk Ceza Kanunu (TCK) 280.madde ile sağlık personeline suç ve suç belirtilerine tanık olduğunda durumu adli makamlara bildirme yükümlülüğü getirilmiştir. Bu yükümlülük mesleki etik ilkelerden olan sır saklama yükümlülüğü ile çelişmektedir. Bu makalede bir örnek olgu bağlamında Yeni TCK 280. maddeye göre sağlık personelinin şiddeti ihbar etme yükümlülüğü ile mesleki etik ilkelerden biri olan sır saklama yükümlülüğü yarattığı ikilem ortaya konulmakta ve ilgili taraflarca tartışılması beklenmektedir.
Aile içi şiddet TCK 280 Birinci Basamak Sağlık Hizmetleri Mesleki Etik
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2007 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2007 Sayı: 11 |