Suriye
krizinin patlak vermesiyle birlikte, dünya genelinde başka bir ülkeye sığınma
talebinde bulunan mültecilerin sayısında büyük oranda artış meydana gelmiştir.
Takip ettiği açık kapı politikasıyla, Suriye krizinden en çok etkilenen
ülkelerin başında Türkiye gelmiş, ve en çok Suriyeli mülteciyi ağırlayan ülke
konumuna dönüşmüştür. Başlarda Türk toplumunun Suriyeli mültecilere karşı
tutumları misafirperverlik anlayışından yola çıkarak pozitifken, Suriyelilerin
sayılarının ve kalış sürelerinin artmasıyla birlikte, bu tutum yerini yabancı
düşmanlığı güden tutumlara bırakmıştır. Alanyazında ki çalışmalar, göçmenlere ve
mültecilere yönelik negatif tutum ve davranışların altında yatan en önemli
faktörlerden birinin tehdit algısı olduğunu ortaya koymaktadır. Bu makalede,
Türk toplumunun Suriyeli mültecilere yönelik tehdit algıları ele alınmış olup,
bu tehdit algıları Bütünleşik Tehdit Kuramı, Sistemi Sürdürme Kuramı, Bileşik
Araçsal Grup Çatışma Modeli ve Hastalıktan Kaçınma Modeli çerçevesinde
açıklanmıştır. Türk toplumunun Suriyeli mültecileri 3 farklı alanda tehdit
olarak gördüğü sonucuna varılmıştır: (1) Kültürel ve toplumsal, (2) ekonomik,
(3) temel hizmet alanlarına erişim. Toplumdaki
tehdit algıları incelendikten sonra, bu tehdit algılarının sebep olabileceği
çatışma alanları ele alınmış, ve toplumsal uyum için çözüm önerileri
sunulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 44 |