Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra ülkeyi yöneten
kadro, toplumsal, siyasal ve sosyolojik alanlarda radikal kararlar alarak
toplumu muasırlaştırma/medenileştirme/Batılı değerleri benimsetme misyonlarıyla
hareket etti. Bu düşüncenin arkasında yatan temel etken, Osmanlı’dan miras
alınan halk kitlesinin eğitimsiz, Batılı demokratik değerleri bilmeyen ve bir
kısım hurafelerle zihinlerinin dolu olduğu kabulüydü. Bu sorunun çözümü için
toplumun otoriter bir tarzda yönetilmesi gerekiyordu. Nitekim 9 Eylül 1923
(Cumhuriyet Halk Partisi’nin kuruluşu) ile 14 Mayıs 1950 seçimlerine kadar
geçen süreçte ülke Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından yönetilmiştir. Bu
aynı zamanda, CHP’nin otoriter bir tarzda kendini tahkim etmesi süreciydi.
Zaten bu tahkimata güvenilerek Demokrat Parti’nin (DP) siyasete girmesine izin
verilmişti. Çok partili hayata geçişle birlikte CHP’nin toplumsal dokuyla
uyuşmayan otoriter politikalarına karşı tepkili geniş bir kesim hemen DP çatısı
altında birleşmiş ve DP, -o zamanki seçim sistemi ile de bağlantılı olarak-
girdiği ilk demokratik seçimde tarihi değerde bir başarı elde etmiştir. Bu
başarı aslında tek parti yönetiminin otoriter, dayatmacı modernleştirme
projesine karşı toplumsal tepkinin siyasal yansıması olmuştur. Ülke içinde
Cumhuriyet’in kurucu ideolojisini taşıyan tek parti rejimine karşı ve onun
otoriterliğinden şikayetçi ne kadar kesim varsa ya DP içerisinde aktif siyasete
girmiş ya da dolaylı olarak DP’yi desteklemiştir. Bu ayrışma, Cumhuriyet’in
kurucu ideolojisini destekleyenler ile bu ideolojiye mesafeli duran iki kesimin
siyaset arenasında günümüze kadar süregelen bölünmenin ilk durağı olmuştur.
Sonrasında da görülmüştür ki, DP’nin temsil ettiği kesim ülke içerisinde daha
büyük kitleye sahip olmuştur.
Bu çalışmada, DP’nin ilk temsilcisi olduğu ve kabaca
‘sağ siyaset’ diyebileceğimiz çizginin Türkiye’deki serüveni kısaca
belirtilmeye ve 16 Nisan referandumunun pek gündem olmayan yönü yani sağ
siyasetin özellikle yürütmeye daha uzun yıllar egemen olma stratejisi
irdelenmeye çalışılmıştır.
Cumhuriyet Halk Partisi Demokrat Parti Sağ Seçmen 16 Nisan Referandumu
Konular | Siyaset Bilimi |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2017 |
Gönderilme Tarihi | 8 Kasım 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 3 Özel Sayı |
STRATEGIC PUBLIC MANAGEMENT JOURNAL © 2015 is licensed under Creative Commons Attribution 4.0 International