İdarenin sorumluluğunu belirleyen ilkelerden temel
olanları hizmet kusuru, risk ilkesi ve kamu külfetleri karşısında eşitlik ilkesidir.
Ancak bunların yanısıra kusursuz sorumluluk ilkelerinden olan “sosyal risk”
ilkesi de mevcuttur. Sosyal risk ilkesi özellikle yargı kararlarında, birlikte
yaşamın kaçınılmaz bir sonucu olan savaş, terör eylemleri ve sosyal ve içtimai
kargaşalar esnasında zarara uğrayan üçüncü kişilerin zararlarını karşılamak
için öngörülen ilke olarak tanımlanmaktadır. Ancak sosyal risk ilkesi diğer
sorumluluk ilkelerinden farklıdır. Bu ilkeye göre davranış ile zarar arasında
bir bağ kurulmamakta, illiyet bağı olmadan da sorumluluk söz konusu olmaktadır.
Bu özelliği nedeniyle sosyal risk ilkesi bazı yazarlar tarafından sert bir
şekilde eleştirilmiştir. Ancak bu ilkeye göre sorumluluk Anayasamızda da yer
aldığı gibi sosyal devlet ilkesinin bir gereğidir. Sosyal bir hukuk devleti
olarak ülkemizde değişik nedenlerle meydana gelen terör eylemleri sonucu ortaya
çıkan zararların sosyal risk ilkesi gereğince karşılanması idare hukukunun
diğer kusurlu veya kusursuz sorumluluk ilkelerine göre bireyler açısından daha
faydalıdır.
idarenin sorumluluğu kusursuz sorumluluk sosyal devlet sosyal risk illiyet bağı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2018 |
Kabul Tarihi | 25 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 1 Sayı: 1 |