Osmanlı İmparatorluğundan Türk ulus-devletine geçiş sürecinde gelişen Türk ulusçu hareketi dahilinde, yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasını takiben tüm vatandaşları kapsayıcı ortak bir ulusal kültürün geliştirilmesi meselesi erken Cumhuriyet döneminin önemli bir siyasi gündem konusu olmuştur. Osmanlı İmparatorluğundan devralınan ve pek çok farklı etnik grubu barındıran toplumsal yapı karşısında ülkenin siyasi seçkinleri, diğer tüm etnik grupların entegre olacağı ortak bir ulusal kimlik tasarlamayı ve bu ortak kültürün Türk kültürel kimliği merkezli geliştirilmesi ve toplumun tüm bireylerine benimsetmeyi amaçlamıştır. Bu amaç doğrultusunda geliştirilen ve uygulanan program, Türk siyasi literatüründe Türkleştirme politikaları olarak adlandırılmaktadır. Türkleştirme politikaları esasen etnik açıdan Türk olmayan tüm unsurlara yönelik bir programken, erken Cumhuriyet döneminde bu programın esas hedefi ülkenin gayrimüslim vatandaşları olmuştur. Ülkenin üç büyük gayrimüslim topluluğundan birisi olan Yahudilerin arasından, bu sürecin yönetilmesine yönelik çeşitli faaliyetleri ile Avram Galanti ve Moiz Kohen iki önemli cemaat entelektüeli olarak ön plana çıkmıştır. Bu çalışmanın amacı, Türkleştirme sürecinde uygulanan politikalar karşısında bu iki entelektüelin yürüttükleri faaliyetleri yüklenmiş oldukları işlevler bağlamında incelemektir. Çalışmada, konuyla ilgili yazılı kaynaklardan yararlanmak suretiyle literatür taraması tekniği kullanılmıştır. Galanti ve Kohen’in entelektüel faaliyetleri, genel olarak cemaat sözcülüğü ve cemaat yönlendiriciliği olmak üzere iki temel işlev üzerinden analiz edilmiştir
Türkleştirme Politikaları Türkiye Yahudileri Avram Galanti Moiz Kohen Tekinalp
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Sosyoloji |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Mayıs 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 55 |
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi