The term “idare-i örfiyye” (Martial Law), which was used as the equivalent of “sıkıyönetim” (Martial Law), entered Ottoman government terminology along with the first Constitutional Monarchy period. While rights and liberties were established through the “Kanun-i Esasi” (Basic Law) of 1876, which constituted the judicial base of legal government, the issue of how these rights and liberties would be restricted and supported temporarily by force majeure was stated. The decision for Martial Law (Örfi İdare), taken by the Council of Ministers, needed approval by Sultan’s decree, and Courts Martial (Divan-ı Harb) were founded so that the announced Martial Law could establish security in the fastest way possible and judge outlaws as soon as possible with deterrent penalties. However, after this name was confused with the legal Military Courts (Divan-ı Harb) in the periods that followed, by adding the “Örfi” of Martial Law (İdare-i Örfiyye) to the end of the name of the courts which were established by Martial Law, the newly founded courts were named “Court Martial” (Divan-ı Harbi Örfi). This study investigates the kind of crimes that were predicated on and the kind of penalties that were given by the court, which was founded in the Denizli Sanjak and was called the Denizli Court Martial (Denizli Divan-ı Harb) in the early periods and later continued to judge in the name of Denizli Court Martial (Denizli Divan-ı Harbi Örfisi).
Denizli Ottoman Court Martial Martial Law Judgement Punishment
I. Meşrutiyet dönemiyle birlikte Osmanlı idarî terminolojisi içersine günümüzde “sıkıyönetim” karşılığı olarak kullanılan “idâre-i örfiye” kavramı girmiştir. Meşrutî idarenin hukukî zeminini oluşturan 1876 tarihli Kanûn-ı Esasî ile halka tanınan hak ve hürriyetler düzenlenirken olağanüstü hallerde bu hak ve hürriyetlerin ne şekilde tahdit edileceği ve muvakkaten askıya alınacağı hususu da belirtilmiştir. Meclis-i Vükelâ (Bakanlar Kurulu)´nın almış olduğu örfî idare kararının padişah iradesi ile tasdiki gerekmekte olup, ilan edilen örfî idarenin en hızlı bir şekilde asayişi tekrar tesis edebilmesi ve suçluları vakit geçirmeden caydırıcı cezalarla yargılayabilmesi için Divân-ı Harbler kurulmuştur. Ancak, ilerleyen süreçte bu adın, nizamî askerî ceza mahkemeleri olan Dîvân-ı Harblerle karıştırılması sonucunda örfî idare nedeniyle kurulan mahkemelerin sonuna idâre-i örfiyenin “örfî”si eklenerek yeni kurulan mahkemelere Divân-ı Harb-i Örfî adı verilmiştir. Bu çalışmada, Denizli Sancağı´nda kurulan ve ilk dönemler Denizli Dîvân-ı Harb´i adıyla geçerken daha sonra Denizli Dîvân-ı Harb-i Örfîsi adıyla yargılamalara devam eden mahkemede, ne tür suçların yargılamaya esas alındığı ve ne gibi cezalar verildiği incelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 19 Ocak 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Sayı: 32 |
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi