“Katharsis” Aristoteles tarafından adı konduğundan beri sayısız biçimde, şekilde ve çok farklı sanatsal disiplinlerde kullanılmış; trajediye bağlı olan kökleri popüler kültürde medya alışkanlıklarına dolanarak varlığını sürdürmüştür. Bir seyircinin (izleyicinin) trajedideki (televizyondaki) nefrete tanık olup saflaşmak/arınmak yerine kendini daha da biçimsiz bir hale dönüştürebileceğini gösterir modern araştırmalar. Aristo yanılmış mıdır? Buna evet, yahut hayır diyenler kadar ortada duranların sayısı da azımsanamayacak kadar çoktur. Aristoteles’in katharsisi başlattığı türün mucidi Thespis’in adı pek anılmaz. Oysa bir oyuncu olarak ilk “arıtıcı” odur. Bundan daha vahimi Antiphon’un da, mesele ile alakalı yahut alakasız, bilinmiyor olmasıdır. Trajedilerdekinin aksine sonu bilinmeyen, polisiye hikayelerinden farksız “konuşmaları” (çoğu tetralogi) ile aslında katharsise farklı ve nisbeten daha faydalı bir kanal açmıştır. Bu kısa çalışmada “katharsisin bir önceki aşaması/ hazırlayıcısı olan” mimesise; “Aristoteles’in mimesis anlayışı”na da değinmeye çalıştık. “Ἔλεος“ (eleos) ve “Φόβος“ (phobos) kelimelerinin çeviri problemi de değerlendirme dışı bırakmadık. Katharsis’in oluşum süreci”nde zaman içinde meydana gelen algı farklılığının aslında Antiphon anlatılarındaki muhtevaya nasıl kaydığını da görmüş oluyoruz böylece.
Since the time when the term "catharsis" was coined by Aristotle, it has been used in a number of ways in very different artistic disciplines. Catharsis, whose roots are in tragedy (on television) survives in popular culture by clinging to media habits. Modern research shows that an audience (observer) of tragedy becomes more confused, instead of becoming adjusted to witnessing aggression. Was Aristotle mistaken? This is a question considered by many researchers with varied answers.
The name of Thespis, who invented the genre with which Aristotle started catharsis, is today no longer commonly used, even though he acted as the first "cleanser/ Catharsist". Even worse is the fact that Antiphon is not widely known, with or without his connection to this subject. Through his speeches (mostly the tetralogy), which are similar to those in crime stories, with their unexpected endings (as opposed to tragedies), he prepared catharsis as another and relatively more useful approach. In this short article we have tried to respond to the early stages and pioneers of Catharsis, Mimesis, and the Aristotle’s understanding of Mimesis. Translation issues of "Ἔλεος" (eleos) and "Φόβος" (phobos) are also considered. We can see how the differences in perception from the time when catharsis was created actually slip into the ingredients of Antiphon’s stories.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Nisan 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Sayı: 34 |
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi