Yüzyıllar boyunca ağızdan ağza yayılan, nesilden nesle aktarılan Kazak folkloru, halkın hafızasında korunmuştu. Ancak XIX. yüzyılın başından itibaren yazıya geçirilebilmiş, kitap olarak basılmış ve bilim camiasının ilgisini çekmeye başlamıştır.
Kazak folklor çalışmaları daha çok Sovyet döneminde sistemli bir şekilde incelenmeye ve yayınlanmaya başlamıştır. Bu dönemde Kazak folkloru türler açısından birbirinden ayrılmış ve en önemli örnekleri çeşitli ders kitaplarında yer almıştır. Ancak, bugüne kadar yayınlanan halk bilimi derlemelerinin, Kazak halkının eski çağlardan kalma tüm değerli mirasını içerdiği söylenemez.
Bunun nedenleri Sovyet döneminde toplumsal ve ideolojik çıkarları karşılamadığı için bazı sözlü gelenek türlerinin yayınlanmasının yasaklanması; bazı halk bilim eserleri incelenmemiş olmasıdır. Bunlar arasında dini destanlar, mitolojik efsaneler, tarihi jırlar ve diğer birçok folklor metinleri önde gelmektedir.
Kazak Türklerinin tüm milli sözlü gelenek türlerinin araştırılması ancak bağımsız bir ülke olduktan sonra ele alınmıştır. Kazakistan bağımsızlığını kazandıktan sonra eski halk gelenekleri, âdetleri tarih ve edebiyatı canlanmıştır. Bugüne kadar araştırılmayan, sözlü gelenekle devam eden bazı folklor türleri araştırılmaya, derlenmeye ve yayınlanmaya başlamıştır. Sözlü edebiyat türlerinden sayılan bu efsaneler halk arasından derlenmiştir.
Bu çalışmada Kazak efsanelerinde geçen insanın kuşlara ve diğer hayvanlara dönüşümü ile Anadolu efsaneleriyle benzerlikleri incelenmektedir. Geniş bir coğrafyaya yayılmış, ortak bir geçmişi, ortak bir tarihi, ortak bir geleneği olan Türklerin sözlü edebiyat eserleri birbirine benzemektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dilbilimsel Antropoloji |
Bölüm | Dil Bilimleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 23 Ağustos 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 23 Ağustos 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 59 |
Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi