Rio ve Venedik karnavalları gibi bazı çağdaş karnavalların geçmişi pagan ve antik dönemlere kadar uzanmaktadır. Ancak bu iki karnaval kadar bilinmeyen ama tarihi oldukça eskiye dayanan bir karnaval da İstanbul’da kutlanıyordu. Bu karnaval Apokries (Apukurya), yani günümüzden bilinen adıyla Baklahorani Karnavalı’ydı.
Apokries bir Rum Ortodoks karnaval geleneğiydi. Bu karnaval Galata, Pera ve Tatavla gibi Rumların yoğun olarak yaşadığı yerlerde kutlanıyordu. Özellikle Tatavla bu karnavalla özdeşleşmişti. Apokries geleneksel olarak üç hafta sonra sona ererken, Tatavla'da bir gün daha uzatılırdı. Son gününde, şehrin dört bir yanından gelenlerin yanı sıra üç hafta boyunca İstanbul’da çeşitli kostümlerle dolaşanlarla karnaval eğlencesi doruğa ulaşıyordu. Bu kostümleri giyenlere “maskara” deniliyordu.
Bu maskaraların sayısı 1930’ların sonuna doğru giderek azaldı. Karnaval, erken Cumhuriyet döneminde azınlıklara karşı uygulanan devlet politikaları nedeniyle önemini yitirmeye başladı ve 1940’ların başında II. Dünya Savaşı bahane gösterilerek genel bir kanunla yasaklandı. Bu çalışmanın amacı, 1930’larda karnavalın nasıl kutlandığını, Türklerin karnavala yaklaşımını ve şehirdeki diğer toplulukların karnavala katılımını incelemektedir. Bu amaçla, diğer kaynaklarda çok az bilgi olmasını da dikkate alarak, konuyla ilgili en önemli bilgileri içeren İstanbul Basını ana kaynak olarak kullanılmıştır.
Some contemporary carnivals, such as Rio and Venice carnivals, date back to pagan and ancient times. However, another carnival, which is not as well known as these two carnivals, but has a long history, was also celebrated in İstanbul. This carnival was Apokries (Apukurya), now known as Baklahorani Carnival.
Apokries was a Greek Orthodox carnival tradition. It was celebrated in places such as Galata, Pera, and Tatavla where the Rums densely populated. Especially, Tatavla was identified with this carnival. While Apokries traditionally came to end after three weeks, in Tatavla it was extended for another day. On its final day, the carnival entertainment was reaching a peak, with people coming from all over the city, as well as those who had been walking around İstanbul in various costumes for three weeks. Those who dressed in these costumes were called “masqueraders”.
The number of masqueraders gradually dwindled towards the end of the 1930s. The carnival started losing its importance in the early Republican era due to state policies against minorities and it was prohibited by a general law of the early 1940s, excusing the Second Worl War. The aim of this study examines how carnival was celebrated in the 1930s, the Turkish approach to the carnival, and the participation of other communities in the city. For this purpose, the Istanbul Press, which contains the most important information on the subject, was used as the main source, considering that there is very little information in other sources
.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Türkiye Cumhuriyeti Tarihi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Mart 2024 |
Gönderilme Tarihi | 20 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 14 |
Yayının Türü: Uluslararası Akademik Hakemli-Altı Ayda Bir Yayınlanır