Mâhir İz Beyefendi, bana üstadlık etmiş çok faziletli bir şahsiyettir. Bendeniz Mâhir Hoca’nın okul öğrencisi olmadım. Kendisiyle liseyi bitirdikten sonra 1952’de tanıştım. Hocayla Üsküdar Kuruçeşme’de oturduğu, Dr. Keleşyan’a ait evde tanışmıştım. Üstad ile tanışmam hayatımın dönüm noktalarındandır. 1952’den itibaren 17 yıl ona mülâzemet ettim, çok görüşüp konuştum, saâdethânesine çok gidip geldim, ekmeğini tuzunu yedim, çayını içtim, sohbetlerinden yararlandım. Bir kere bile gıybet ettiğini görmedim. Öğretmenlik maaşı ile geçindiği, kirada oturduğu halde, her ay, tek geçim kaynağı olan maaşını alır almaz, kırkta birini gizlice zekât olarak dağıtır, ayrıca bol bol sadaka verirdi. Çeşitli faziletlerle, meziyetlerle, yüksek ahlâkla müzeyyen ve mütehalli, hürmete ve takdire şâyan bir zat idi. O bir fazilet ve irfan âbidesiydi. Kendisinden çok şey öğrendim. Üzerimde çok hakkı vardır. Sağlığında onun kıymetini hakkıyla bilemedim. Her geçen gün kıymetini daha fazla anlıyorum. Çok adam yetiştirdi. Cenâb-ı Hak Rahmetiyle kuşatsın.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Derlemeler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 4 Haziran 2021 |
Gönderilme Tarihi | 29 Mart 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 24 Sayı: 47 |
Tasavvuf İlmi ve Akademik Araştırma Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.