Kuzey Suriye tarih boyunca pek çok kavmin hâkimiyet mücadelesine sahne olmuş bir bölgedir. Bu mücadelelerin arka planında bölgenin jeopolitik konumundan doğan stratejik önemi bulunur. Güneyden Anadolu’ya geçiş güzergâhındaki pek çok kilit nokta bu bölgededir. Konumuzun esasını teşkil eden Selçuklu Türklerinin, Büyük Selçuklu Devleti’nin kurulduğu ilk yıllardan itibaren değişik vesilelerle bölgede görünmeleri bu açıdan tesadüfî değildir. Özellikle Anadolu’ya yapılacak seferlerde Halep gibi bazı yerleşim yerlerini üs olarak kullanma ihtiyacı bölgenin önemini artırır. Bu ihtiyacın fiilî sonucu Selçukluların Kuzey Suriye’ye intikallerinden itibaren Halep, Menbiç gibi şehirleri ele geçirmek için çaba sarf etmeleri olur. Nitekim Alparslan zamanında Halep hâkimi Mirdasoğulları Emirliği Selçuklulara tâbi hale getirilir, Melikşah zamanında ise doğrudan devlete bağlanır. Melikşah sonrası yaşanan taht mücadeleleri Suriye’de Halep ve Şam olmak üzere iki ayrı Melikliğin ortaya çıkmasına sebep olur. Kuzey Suriye bu tarihlerden Artuklu hâkimiyetine kadar geçen sürede hem hanedan içi çatışmalar hem de I. Haçlı Seferi dolayısıyla fazlaca karışır. Selçukluların bütün bu inişli çıkışlı siyasi hayatlarına rağmen Kuzey Suriye’de ilk görüldükleri dönemden Artuklu hâkimiyetine kadar geçen sürede bölgede Türk siyasi ve kültürel kimliğinin yerleşmesi açısından sağladıkları katkı tartışmasız çok büyüktür. Bu makalenin coğrafi sınırı Halep’ten itibaren bugünkü Türkiye’ye kadar Suriye’nin kuzey kesimleri, kronolojik sınırı ise Selçuklu Türklerinin Kuzey Suriye’de görüldükleri 1063/1064’den itibaren Artukluların Halep ve civarına hâkim oldukları 1117’ye kadar olacaktır. Konuyla ilgili en önemli kaynaklar, İbnü’l-Adîm’in “Zübdet’ül-Haleb min Tarihi Haleb”, Sıbt İbnü’l-Cevzî’nin “Mir’atü’z-zaman Fî Târîhi’l-Âyân” ve İbnü’l-Esir’in “El-Kâmil Fi’t-Târih” adlı eserleridir. Ayrıca döneme dair başka kaynaklardan ve araştırma eserlerinden de faydalanılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Ekim 2018 |
Gönderilme Tarihi | 13 Temmuz 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 120 Sayı: 236 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari-AynıLisanslaPaylaş 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.