Polonya, Birinci Dünya Savaşının sonunda imzalanan Versailles Barış
Antlaşması’nın ardından bağımsızlığını yeniden kazanmış, böylece ülkede
sanatsal ve edebi gelişmelere olanak sağlayacak bir ortama kavuşulabilmiştir.
Savaş sonrası dönemde pek çok batı ülkesinde olduğu gibi Polonya’da
da felsefeye dünya üzerindeki uygarlıkların dağılmaya mahkûm
olduğunu savunan felaketçilik düşüncesi egemen olmuştur. Stanisław Ignacy
Witkiewicz, Polonya’da felaketçilik akımın başlıca temsilcisi olarak
kabul edilir. Witkiewicz sanatsal yapıtların özünü ve anlamını tanımlamak
amacıyla ortaya atmış olduğu kuramını “Arı biçim kuramı” olarak adlandırmıştır.
“Arı biçim kuramı” doğrultusunda oluşturulan yapıtlara her birey
özgün bir anlam kazandırabilecektir. Yapıtlarında öz benliğini, hayal
gücünü ve yaratıcı düşünme yeteneğini yitirmiş olmanın bireye getirdiği
yabancılaşma duygusuna ve bunun sonucunda ortaya çıkan makineleşmiş
insan topluluklarına dikkat çekmiştir. Polonya’da bağımsızlığa kavuşulmuş
olması ülkede tiyatro alanındaki gelişmeleri de büyük ölçüde etkilemiştir.
Sanat kuramcısı, filozof, ressam ve dramaturg kimliğiyle öne çıkan
Witkiewicz, bu dönemde tiyatro alanındaki gelişmelere katkı sağlayan sanatçılar
arasında yer alır. Söz konusu dönemde Witkiewicz’in dramları Polonya
tiyatrolarında sahne almış; ancak oyun yazarlığı ve sanat kuramı yeterince
iyi bir şekilde anlaşılamadığından gerektiği gibi kullanılamamıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 2 Ocak 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Sayı: 20 |