Osmanlı Devleti’nde kütüphaneler, genel itibariyle medreselerin bünyesinde kurulmuş, fiziki anlamda medresenin bir odasını teşkil eden yapılardır. Vakıf yoluyla kurulan bu kütüphaneler, devletin gelişmesi, yeni yerlerin fethi, imar ve iskân faaliyetlerinin neticesi olarak zenginleşip yaygınlaşmıştır. Bu gelişim ve yaygınlaşmada, İslam inancının ilme verdiği önem ve toplum yararının amaçlandığı vakıf anlayışı önemli rol oynamıştır. Kuşkusuz Osmanlı padişahları da ilme verdikleri değerin bir göstergesi olarak, saray kütüphaneleri oluşturmuşlar ve kütüphanelerin gelişimine destek vermişlerdir. Son dönemde kurulan Osmanlı kütüphanelerinin belki de en dikkat çekeni Yıldız Sarayı Kütüphanesidir. Zira kütüphanenin geniş kapsamlı zengin bir koleksiyona sahip olması, devrin siyasi ve sosyal olaylarına sahne olması, maruz kaldığı muameleler bu önemi artırmaktadır. Amaç: Bu araştırmanın amacı, 31 Mart Vakası’ nın Yıldız Sarayı Kütüphanesi’ne etkilerini, kütüphanede yaşanan tasfiye sürecini arşiv belgeleri ışığında çeşitli boyutları ile ele almak, kütüphanede yaşananlara dair yapılan tahkikatı incelemektir. Yöntem: Çalışmada nitel araştırma desenlerinden durum (vaka) çalışması yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın verileri, alanyazında yer alan dokümanlardan oluşmaktadır. Dokümanlar içerisinde konuyu aydınlatacak arşiv belgeleri yer almaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak doküman (belge) incelemesi kullanılmıştır. Verilerin analizi betimsel analiz yöntemi ile gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Araştırmada, öncelikle Yıldız Sarayı’nda yerli yabancı, akli ve nakli ilimler dâhil kitapların listesine ulaşılmış ve bunlar tablo halinde sunulmuştur. Diğer taraftan arşiv belgelerinden hareketle kütüphanede önemli ölçüde bir talanın gerçekleştiği gün yüzüne çıkmaktadır. Konunun bir diğer boyutu da talana dair yürütülen tahkikat ve bu süreçteki yazışmalardır. Sonuç: Son dönemde inşa edilen ve her yönüyle kapsamlı bir kütüphane özelliğini taşıyan Yıldız Sarayı Kütüphanesi’nin, dönemin bahse konu hadiselerine sahne olması, arşiv belgelerinden hareketle tespit edilen gerçekler, hadiselerin seyri, konuya dair resmî makamlarca yürütülen soruşturmalar ve bunlara yönelik gerçekleştirilen yazışmalar, olayın farklı boyutlarını ortaya koymaktadır. Özgünlük: Yıldız Sarayı Kütüphanesi’ne dair arşiv belgeleri çerçevesinde yürütülen çalışmalar oldukça sınırlıdır. Çalışmamızda kütüphanedeki kitap koleksiyonunun kapsamı arşiv belgelerine dayalı olarak ortaya konulmuş, kütüphanedeki tasfiyeye dair dönemin çeşitli devlet kurumlarının yürüttüğü soruşturmalar, hazırladığı raporlar ve yazışmalar, dönemin arşiv belgeleri ışığında etraflıca ele alınmıştır. Bütün bunlar çalışmaya özgün bir nitelik kazandırmıştır.
In the Ottoman State, libraries were generally built within the body of madrasahs and physically constituting a room of the madrasah. These libraries, which were established through foundations, became rich and widespread as a result of the development of the state, the conquest of new places, and the development and settlement activities. In this development and spread, the importance given to science by the Islamic faith and the understanding of foundation, which aims at the benefit of society, played an important role. Undoubtedly, the Ottoman sultans created palace libraries as an indicator of the value they attached to science and supported the development of libraries. Perhaps the most striking of the Ottoman libraries established in the last period is the Yıldız Palace Library. The fact that the library has a comprehensive and rich collection, being the scene of the political and social events of the period, and the treatments it was subjected to increase this importance. Objective: The aim of this research is to examine the effects of the 31 March Incident on the Yıldız Palace Library, the liquidation process in the library in the light of archive documents, and to examine the investigation about what happened in the library. Method: The case study method, one of the qualitative research designs, was used in the study. The data of the research consist of the documents in the literature. There are archival documents that will illuminate the subject within the documents. Document analysis was used as a data collection tool in the research. The analysis of the data was carried out with the descriptive analysis method. Findings: The fact that the Yıldız Palace Library, which was built recently and has the feature of a comprehensive library in all aspects, was the scene of the events in question of the period, the facts determined based on the archive documents, the course of the events, the investigations carried out by the official authorities on the subject and the correspondences made regarding them reveal the different dimensions of the event. Implications: The fact that the Yıldız Palace Library, which was built recently and has the feature of a comprehensive library in all aspects, was the scene of the events in question, the dimensions determined based on the archive documents, the course of the events, the investigations carried out by the official authorities on the subject and the correspondence made about them reveal the gravity of the event. It also presents the dimensions of the chaos experienced. Originality: Studies carried out within the framework of archival documents on the Yıldız Palace Library are very limited. In our study, the reports and correspondences prepared by various state institutions about the plunder in the library, in the light of the archive documents of the period, have given the study a unique quality.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kütüphane ve Bilgi Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Mart 2022 |
Gönderilme Tarihi | 13 Ekim 2021 |
Kabul Tarihi | 20 Şubat 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 36 Sayı: 1 |
Bu dergi içeriği CC BY 4.0 ile lisanslanmaktadır.