Neo-Ottomanism is a tendency with a historical background, which came to the agenda with Turgut Özal's entry into the political scene and shaped Turkish Foreign Policy after the AK Party came to power. At the same time, it is a political discourse that desires Turkey to have a say again in the geographies that were under the control of the Ottoman Empire by using soft power elements in today's conditions. This ideology, which is underpinned by concepts such as "reconciliation with history", "strategic, cultural and historical depth" and which guides the behaviour of communities longing for the past, has both domestic and foreign policy dimensions.
In this study, unlike other studies, the concept of "Neo-Ottomanism" has been handled with a holistic approach, and the historical course of the tendency in Turkish politics has been tried to be shed light in a comprehensive manner from a multidimensional perspective. In the context of domestic politics, it is analysed in which direction of the political spectrum the Turkish-Islamic synthesis, which forms the basis of the discourse, finds a response and why, and the identity crisis allegedly experienced with Neo-Ottomanism and the need for redefinition is discussed. In the context of foreign policy, the concepts of "power" and "soft power", "status quoism" and "axis shift", which constitute the crux of the trend, are analysed. In the context of the emotional dimension, the concepts of "reconciliation with history", "strategic depth", "elimination of resentment", "cultural and political tolerance" are examined. The study analyses whether the ideology of Neo-Ottomanism is a realistic approach and the necessity of such a nomenclature.
Neo-Ottomanism Soft Power Status Quoism Turkish-Islamic Synthesis
Yeni Osmanlıcılık, tarihsel arka planı olan, Turgut Özal'ın siyaset sahnesinde yer almasıyla gündeme gelen, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti)'nin iktidara gelmesiyle birlikte Türk Dış Politikası (TDP)’na yön veren bir eğilimdir. Aynı zamanda Türkiye'nin, Osmanlı Devleti'nin kontrolü altında olan coğrafyalarda, günümüz şartlarında yumuşak güç unsurlarını kullanarak tekrar söz sahibi olmasını arzulayan politik bir söylemdir. Alt yapısını, "tarihle barışma", "stratejik, kültürel ve tarihsel derinlik" gibi kavramların oluşturduğu; geçmişe özlem duyan toplulukların davranışlarına yön veren bu ideolojinin, gerek iç politikaya gerekse dış politikaya yönelik boyutları bulunmaktadır.
Bu çalışmada, “Yeni Osmanlıcılık” kavramı diğer çalışmalardan farklı bir şekilde bütüncül bir yaklaşım ile ele alınmış, çok yönlü bir bakış açısıyla eğilimin Türk Siyasetindeki tarihsel seyrine etraflı bir biçimde ışık tutulmaya çalışılmıştır. İç politika bağlamında, söylemin temelini oluşturan Türk-İslam sentezinin politik spektrumun hangi yönünde ve neden karşılık bulduğuna değinilmiş, Yeni Osmanlıcılık ile yaşandığı ve yeniden tanımlanma ihtiyacı olduğu iddia edilen kimlik bunalımı ele alınmıştır. Dış politika bağlamında, eğilimin can alıcı noktasını oluşturan "güç" ve "yumuşak güç" kavramları ile "statükoculuk", "eksen kayması" kavramlarına yer verilirken; duygusal boyut bağlamında "tarihle barışma", "stratejik derinlik", "küskünlüğün giderilmesi", "kültürel ve siyasal hoşgörü" kavramları incelenmiştir. Çalışmada, Yeni Osmanlıcılık ideolojisinin gerçekçi bir yaklaşım olup olmadığına, bu şekilde bir isimlendirmenin gerekliliğine yönelik irdelemeler yapılmıştır.
Yeni Osmanlıcılık Neo-Osmanlıcılık Yumuşak Güç Statükoculuk Türk-İslam Sentezi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji (Diğer), Tarihsel Çalışmalar (Diğer) |
Bölüm | TOBİDER - International Journal of Social Sciences Volume 7 Issue 4 |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 9 Kasım 2023 |
Kabul Tarihi | 26 Aralık 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 7 Sayı: 4 |