Objectives: This study aims to analyze the correlation between biomarkers and risks of cervical lymph node invasion, recurrence, distant metastasis and survival regarding the clinicopathological variables in laryngeal cancers. Patients and Methods: Forty-one patients with laryngeal cancers were examined retrospectively. The correlations evaluated between E-cadherin, Ki-67, c-erbB-2 expressions, tumor site, differentiation, the risk of cervical lymph node metastasis, perineural, perivascular, pericapsular invasion and recurrence as well as survival time. Results: There was significant correlation between T-grade and the survival rates, and between pericapsular invasion and the lowest survival rates. There was no significant correlation between E-cadherin, Ki-67, c-erbB-2 expressions and clinicopathological variables of tumor. Positive correlation between strong stain of E-cadherin and Ki-67 proliferation index was determined. Conclusion: These markers are not reliable prognostic and predictive factors for laryngeal cancers. E-cadherin expression was protected in well-differentiated and less invasive cancers, which maintain their cell-cell adhesions whereas it was reduced in undifferentiated cancers. Positive correlation between E-cadherin and Ki-67 proliferation shows that histopathological differentiation of laryngeal cancers is maintained in spite of the high proliferation index.
C-erbB-2 clinicopathological variables E-cadherin Ki-67 Larynx cancer
Amaç: Bu çalışmada gırtlak kanserlerinde klinikopatolojik değişkenler ile ilgili biyo-göstergeler ve servikal lenf nodu invazyonu, nüks, uzak metastaz ve sağkalım riskleri arasındaki ilişkinin analiz edilmesi amaçlandı.Hastalar ve Yöntemler: Larenks kanseri olan 41 hasta retrospektif olarak incelendi. E-kaderin, Ki-67, c-erbB-2 ekspresyonları, tümörün yeri, farklılaşması, servikal lenf nodu metastazı, perinöral, perivasküler, perikapsüler invazyon riski ile nüks ve sağkalım süresi arasındaki ilişki istatistiksel olarak değerlendirildi.Bulgular: T-evresi ile sağkalım oranları, perikapsüler invazyonu ve en düşük sağkalım oranları arasında anlamlı ilişki bulundu. E-kaderin, Ki-67, c-erbB-2 ekspresyonları ile tümörün klinikopatolojik değişkenleri arasında anlamlı ilişki bulunmadı. Güçlü E-kaderin boyaması ile Ki-67 proliferasyon indeksi arasında pozitif ilişki saptandı.Sonuç: Bu göstergeler larenks kanseri için güvenilir prognostik ve öngördürücü faktörler değildir. E-kaderin ekspresyonu, hücre-hücre adezyonlarını sağlayan farklılaşmış ve daha az invaziv kanserlerde iyi korunup farklılaşmamış kanserlerde azaltılmıştır. E-kaderin ve Ki-67 proliferasyonu arasındaki pozitif ilişki gösteriyor ki larenks kanserlerinin histopatolojik farklılaşması, yüksek proliferasyon indeksine rağmen sürdürülmektedir
C-erbB-2 klinikopatolojik değişkenler E-kaderin Ki-67 larenks kanseri
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ekim 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 26 Sayı: 5 |