1941 ve 1942 yılları boyunca devam eden Türkiye üzerindeki Alman baskısı bir sonuç vermemekle beraber, bu kez 1942 sonlardan itibaren Müttefiklerin baskısı söz konusu olmaya başladı. Bunun başlıca nedeni Kasım 1942'de başlayan Stalingrad Savaşı'nı Almanların kaybetmesiydi. Müttefikler, Almanya'yı kesin kalıcı bir sonuç verecek yenilgiye uğratmak için seri askeri planlar hazırlamaya başlamışlardı ki, stratejik konumu dolayısıyla, bu plânların Türkiye'yi içine alması tabii idi. İşte bu çerçevede Almanya'nın gerek Rus cephesinde, gerekse Kuzey Afrika'da yenilgiye uğraması bilhassa İngiliz başvekiline. Batı Avrupa'dan veya Güney Avrupa'dan bir cephe açarak Almanya'ya bir saptırma hareketi verdirmek düşüncesini ilham etti. Buna göre, Türkiye üzerinden Balkanlar'a yürünmesi öngörülüyordu. Churchill in tabiriyle, bu plânın anahtarı Türkiye idi. Bunun anlamı Türkiye geniş çapta silâhlandırılarak 1943 ilkbaharında savaşa katılmalıydı. İngiliz Genelkurmayı, yeterli bir biçimde donatılmamış olan Türk Ordusu'nun savaşta İngiltere'ye bir katkıda bulunamayacağına inanıyordu. Onlara göre İngiliz Ordusu Türk topraklarından yararlanmalı, buradaki hava üslerinden Romanya petrollerinin bombalanması sağlanmalıydı. Bu nedenle İngiltere, Türkiye'den 26 Kasım'da Boğazların açılması talebinde bulundu. Amerika'da bu görüşü desteklemişti.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Cumhuriyeti Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ağustos 1999 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1999 |
Belleten Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.