Araştırmalarımız, Diyarbakır’ın Osmanlı yönetimine geçtiği dönemden, Cumhuriyet dönemine kadar kentte bulunan hanların mimari özellikleri ve şehrin yoğun ticaret potansiyelinin tespitini konu almıştır. Diyarbakır’da Osmanlı Döneminde adı bilinen 25 hanın mevcut olduğu tespit edilmiştir. Bu hanlardan 4 tanesi, günümüze kadar tamamen veya kısmen ulaşmış hanlardan, yalnız dokuzunun yeri mevcut yayın, arşiv belgelerinden yararlanılarak tespit edilebilmekte, diğerlerinin ise adlarından başka bilgiye rastlanmamaktadır. Eserlerin plan, dış kütle, iç görünüş ve malzeme bakımından Osmanlı geleneğine bağlı kaldığı, fakat ekseriyetle bölgesel karakteristikler sergilediği de anlaşılmıştır. Eserlerin örtü sisteminde ahşap kirişlemeli düz tavan, kubbeyle beraber beşik, çapraz ve aynalı tonoz çeşitlemeleri uygulanmıştır. Kubbe geçişleri ise genellikle tromplarla sağlanmıştır. Diyarbakır ticaret binalarında inşa malzemesi çoğunlukla koyu renk bazalt taşı, kesme tekniğiyle kullanımının yanı sıra beyaz veya sarımsı kireç taşıyla alternatif nöbetleşe kullanılmasıyla meydana gelen almaşık örgü tekniği ile de kullanılmıştır. Yapılarda dönemlerinin karakteristiklerini sergileyen süsleme programlarına belli ölçülerde yer verildiği görülmüştür. Abartıdan uzak yalın bir süsleme programı içinde bitkisel, geometrik ve kısmen de yazıdan oluşan düzenlemeler konu edinmiştir. Çok sayıda ve farklı türdeki eserlerle zengin bir mimari dokuya sahip Diyarbakır’da, hem bölgesel hem de uluslararası ticaret ağı içinde ticaretin sağlam koşullarda ve güvenilir bir şekilde devlet eliyle ilerlemesi için çok sayıda binanın inşa edildiğini, ancak bazılarının çeşitli tahribat, bilinçsiz müdahaleler ve bir takım ilavelerle asli özelliklerini büyük ölçüde yitirdiklerini, bazılarının da bakımsız bırakıldıkları ortaya çıkarılmıştır.
Our research is about Diyarbakır’s architectural features and the city’s busy trade potential between the period of the Ottoman rule of Diyarbakir and the Republican term. It was found that there were 25 caravansaries that were known their name in Diyarbakir until the period of Ottoman. Only four of these caravansaries reached completely or partially up to now; when it comes to the location, only nine of them could be identified by archival documents; there was no information about the other structures except their names. The planning , the external mass, the internal appearance and the material used in these architectures remain connected with the Ottoman tradition, but they mainly exhibit regional characteristics. According to our data, all the inns which we identified their planning styles, were built by doing some user spaces around a courtyard. The flat roofs with wooden girder, the crib with a dome, mirrored and cross vaults were applied variations. The dome transitions were provided by squinches. Diyarbakır trade buildings were mostly made of dark basalt stone in cutting method as well as white or yellowish lime that were ordered alternatively. It was concluded that the structures had decoration styles exhibiting characteristics of their period to a certain extent. The simple decoration style away from exaggeration was in floral, geometric, and partly written arrangements. It was found that in Diyarbakır which has a rich architecture with numerous and different types of structures, several buildings were built by state for the progress of trade in both regional and international trade network in reliable ways and stable conditions; however, some of these structures lost their essential features because of several damages, unconscious interventions and some additions while some others were neglected.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 79 Sayı: 286 |
Belleten Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.