The Master Ottoman Architect Sinan, known as Mimar Sinan, produced numerous works of different character, among these, mosques, madrasahs, masjids
(prayer rooms), khans (inns), caravanserais, covered bazaars, hammams (bath-houses), darüşşifa (hospitals), imarets (hospices), darülkurra (Koranic schools), sibyan mektebi (primary schools), tekke (lodges), waterways, aqueducts, fountains and palaces. Sinan is an architect that imprinted his mark upon his era by not repeating himself in any of the structures he created. Appointed the head of the Sultan’s Society of Architects in 1538, Sinan created a great number of architectural works. Throughout the years of his long career in Ottoman architecture, in which time he produced an expansive typology of works, Architect Sinan also made a major contribution to urban planning. As Chief Architect, Sinan was responsible for many urban activities having to do with wastewater, fire prevention and the repair of many public buildings in Istanbul. Although documentation pertaining to Sinan’s concept of the urban environment is scant, an analysis of all his structures suggests the existence of a delicate notion of city planning. Looking into the placement of the structures, their functional distribution within the city, the special roles they play in the general urban landscape, as well as their relationships to each other, it is not difficult to witness the rational conceptualization of a city. This article will attempt to examine the works of Architect Sinan in terms of his perspective on kulliye architecture, analyzing the contributions he made to these structures within the urban fabric, and to review his major kulliyes as intrinsic parts of the entirety of the city.
Cami, medrese, mescit, han, kervansaray, bedesten, hamam, darüşşifa, imaret, darülkurra, sıbyan mektebi, tekke, köprü, su yolları, su kemeri, sebil ve saray gibi farklı çeşitlilikte çok sayıda eseri bulunan Mimar Sinan, hiçbir yapısında kendisini tekrar etmeyen yaşadığı çağa damgasını vurmuş bir mimardır. 1538 yılında Hassa Mimarlar Ocağı’nın başına getirilen Sinan o tarihten itibaren çok sayıda mimari eser yaratmıştır. Mimar Sinan’ın çok geniş tipolojide eserler verdiği uzun mimarlık kariyerinde Osmanlı mimarlığına en büyük katkılarından biri de kentsel planlama alanıyla ilgilidir. Sinan, mimarbaşı olarak İstanbul’da atık su, yangın düzenleme, kamu yapılarının onarımı gibi çok sayıda kentsel aktiviten sorumluydu. Sinan’ın kentsel çevre kavramıyla ilgili belgeler az olmakla birlikte tüm yapıları analiz edildiğinde ince bir kentsel planlama fikrinin varlığı hissedilmektedir. Yine tüm yapılarının yerleştirilmesinde, yapıların kent içindeki fonksiyonel dağılımlarında, onların genel kentsel peyzaj içindeki özel rolleri ve birbirleriyle ilişkilerine bakıldığında rasyonel bir kent konseptini görmek mümkündür. Bu makalede Mimar Sinan’ın kent dokusu içerisinde, külliye mimarisine bakışı ve külliye mimarisine getirdiği katkılar, onun önemli külliyelerinin kent bütünü içerisinde incelenmesiyle ortaya konulmaya çalışılacaktır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Nisan 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 84 Sayı: 299 |
Belleten Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.