İslamiyetin eşitlikten yana bir din olduğundan sık sık söz edilir. Bu iddiada gerçek payı çoktur. İslamiyetin gelişi, etrafını saran ülkelere göre karşılaştırılacak olursa, -Doğusunda katmanlaşmış İran feodalizmi ve Hindistan'daki kast sistemi, Batısında hem Bizans, hem de Latin Avrupa'nın ayrıcalıkları soylular sınıfı - İslami düzenin, gerçekten beraberinde bir eşitlik mesajı getirdiği görülür. Peygamberin söz ve eylemleriyle birlikte, geleneksel olarak korunduğu kadarıyla İslamiyetin ilk yöneticilerinin tutumlarıyla ilgili saygın örnekler, soydan, soptan, konumdan, servetten ve ırktan ileri gelen ayrıcalığa bile son derece karşı olunduğunu, konum ve saygınlığın sadece dindarlığa göre belirleneceğini ve bunların ısrarla İslamiyette değer bulacağını gösterirler. Bununla birlikte, fetih ve İmparatorluğun gerçekleri, kaçınılmaz olarak yeni seçkinler tabakasını yaratmış ve olayların doğal akışı içerisinde, söz konusu kimseler, arkalarından gelenlere, kendi kazanmış oldukları haklardan yararlandırma yollarını aramışlardır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yakınçağ Osmanlı Tarihi |
Bölüm | Çeviriler |
Yazarlar | |
Çevirmenler |
Mine Yazıcı Bu kişi benim |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ağustos 1998 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1998 Cilt: 62 Sayı: 234 |
Belleten Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.