On dokuzuncu yüzyılın başlangıcı Osmanlı imparatorluğunun çok düşkün zamanlarıdır. Hükümdarlık makamında Osmanoğlularımın meşhur delilerinden olan Dördüncü Mustafa bulunuyordu. Onun kendine bakacak hali dahi yoktu. Bu yüzden memlekette her şey ve bu arada soysal yardım teşkilatı da felce uğramıştı. Sokaklar dilenci ile dolmuştu. Sakatlıklarını, körlüklerini, vücutlarındaki cerahatli yaraları meydana çıkararak veya sahte sefalet levhaları icat ederek gelenlerin geçenlerin acıma hislerini uyandırmakla geçinmek ve kazanmak isteyenler sayılamayacak kadar çoğalmıştı. Memleketin dört bir tarafından kalkan işsizler dilenmek üzere büyük şehirlere ve en ziyade İstanbul’a koşuyorlardı. Dilencilik yalnız çalışmak kudretinden mahrum insanların geçinebilmeleri için mecburen yaptıkları işlerden değil, hatta sağlamlarını dahi tuttukları bir san'at olmuştu.
Osmanlı imparatorluğu Rumlar Ermeniler Kara Hafız İsmail Paşa
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Kültür ve Sanatı |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Ocak 1937 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1937 Cilt: 1 Sayı: 1 |
Belleten Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.