Bu makale, Güneydoğu Anadolu’da yer alan Ṭur ʿAbdin bölgesi’ndeki Süryani mimari mirasının öneminden bahsettikten sonra, 2001 yılından geçen yıla kadar bu cemaate ait kilise ve manastırlarda devam eden onarım ve yapı faaliyetlerine odaklanacaktır. Bu yapılar, Türkiye’nin problemli bir bölgesinde yer almaktadır ve etnik ve dini bir azınlığa aittir. İnşa faaliyetlerinin arka planındaki duygusal bağları, karar ve uygulama süreçlerini incelemek bu mirası korumak için daha iyi stratejiler geliştirmek için öğretici olacaktır. Bu miras hakkındaki farklı görüşlerden bahsederek ve bazı dikkat çekici örnekleri tartışarak, bu makale, kültürel miras çalışmalarında son on yılda yapılan tartışmalar ışığında Süryani mimari mirasını değerlendirmek için başka türlü bir bakış açısı geliştirmenin gerekliliği üzerinde durmuştur. Bu yeni bakış açısı yapıları fosilleştirmek yerine anlamlarını önceliklendirmeli, bu yapıların ve onları restore etmenin sembolik önemine vurgu yapmalıdır. Ancak bunu yaparken topluluğun katılımından taviz vermeden profesyonellerin de sürece dahil olması sağlanmalıdır.
After explaining the significance of the architectural heritage of the Syriac Christians in Ṭur ʿAbdin in south-eastern Turkey, this article focuses on the extensive renovation and building projects in many churches and monasteries of this region after 2001 up until the last year. Since these buildings belong to an ethnic and religious minority in a politically sensitive part of Turkey, the investigation of the emotional connections and the decision and application processes behind the construction activities can be useful in developing better strategies for protection. After mentioning the different views on this heritage and discussing some particular cases, the paper argues that there is a need for a new approach to deal with this heritage in the light of the discussions about heritage studies in the past ten years. This new approach should prioritize the meanings of buildings rather than fossilising them and should emphasize the symbolic importance of these buildings and their restorations. However, engagement of professionals, without sacrificing the involvement of the community, must also be secured
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Eylül 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Sayı: 14 |
Bu sistemin içeriği ve TÜBA-KED'de yayınlanan tüm makaleler "Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0" altında lisanslanmıştır.