Murat ve Karasu nehirleri Keban önlerinde birleşerek Fırat Nehri’ni oluşturur. Malatya ve Elazığ arasındaki sınırı da belirleyen bu nehir, aynı zamanda İstanbul’dan Bağdat’a uzanan tarihi yol ağının da güzergâhında bulunmaktadır. Bu güzergâhta yer alan İzoli veya Kömürhan mevkiinde, Fırat Nehri üzerinde doğrudan ulaşımı sağlayacak bir köprü yapma düşüncesi Osmanlı Dönemi’nde yoğunluk kazanmıştır. Nitekim Sultan IV. Murad Bağdat Seferi sırasında Kömürhan’da bir köprü yaptırmak istemiş ancak teknik ve mali zorluklar sebebiyle inşası mümkün olmamıştır. Bilinen bu ilk girişimden sonra, Sultan I. Mahmud ve Sultan II. Abdülhamid dönemlerinde Kömürhan’da bir köprünün inşası için çalışmalar yapılmış ise de her iki girişimden de müspet bir sonuç elde edilememiştir. Fırat Nehri üzerinde doğrudan ulaşımı sağlamak için Osmanlı Dönemi’nde inşa edilen ilk ve tek yapı ise İzoli mevkiinde zamanın Elaziz Valisi tarafından yaptırılarak hizmete açılan ahşap köprüdür. Cumhuriyet Dönemi’nde de bir müddet hizmet vermeye devam eden bu köprü, 1929 yılında yaşanan taşkın sırasında suya kapılarak tamamen yıkılmıştır. Malatya-Elazığ arasındaki ulaşımın kesintiye uğramaması için 1930 yılında Kömürhan Boğazı’nda yeni bir köprünün yapılmasına karar verilmiş ve 1932 yılında inşası tamamlanarak hizmete açılmıştır. Bu çalışmanın amacı, İstanbul’dan Bağdat’a uzanan tarihi yol ağlarını ve bu yol ağı üzerinde bulunan Fırat Nehri üzerinde doğrudan ulaşımı sağlamak için Kömürhan ve İzoli mevkilerinde Osmanlı Dönemi’nde yapılan köprü çalışmalarını ve bu çalışmaların ulaşım ve mimarlık tarihi açısından önemini ortaya koymaktır. Çalışmanın başlıca kaynakları ise Osmanlı arşiv belgeleri ile seyahatnameler, gazeteler, salnameler ve konu ile alakalı araştırma ve incelemelerdir.
Gerekmiyor
TÜBİTAK
122K421
Murat and Karasu rivers merge in front of Keban and form the Euphrates River. This river, which also determines the border between Malatya and Elazığ, is also on the route of the historical road network extending from Istanbul to Baghdad. The idea of building a bridge over the Euphrates River at Izoli or Kömürhan, which is located on this route, gained intensity during the Ottoman Period. As a matter of fact, Sultan Murad IV wanted to build a bridge at Kömürhan during the Baghdad Expedition, but it could not be built due to technical and financial difficulties. After this first known attempt, Sultan Mahmud I and then Sultan Abdulhamid II made efforts for the construction of a bridge at Kömürhan, but no positive result could be obtained from both attempts. The first and only structure built in the Ottoman Period to provide direct transport on the Euphrates River was the wooden bridge built and put into service by the Governor of Elaziz at the time at the Izoli location. This bridge, which continued to serve for a while in the Republican Period, was completely destroyed during the flood in 1929. In order not to interrupt the transport between Malatya and Elazığ, it was decided to build a new bridge in Kömürhan Strait in 1930 and its construction was completed and put into service in 1932. The aim of this study is to reveal the historical road networks extending from Istanbul to Baghdad and the bridge works constructed in the Ottoman period at Kömürhan and İzoli locations in order to provide direct transportation over the Euphrates River on this road network and the importance of these works in terms of transport and architectural history. The main sources of the study are Ottoman archive documents,
travelogues, newspapers, the Ottoman yearbooks (salnames) and researches and studies related to the subject.
122K421
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk İslam Sanatında Güzel Sanatlar, Arkaik Dönem Arkeolojisi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Proje Numarası | 122K421 |
Erken Görünüm Tarihi | 27 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 2 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 15 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 30 |
Yayıncı
Vedat Dalokay Caddesi No: 112 Çankaya 06670 ANKARA
tuba-ked@tuba.gov.tr
(+90) (212) 219 16 60
TÜBA-KED Türkiye Bilimler Akademisi Kültür Envanteri Dergisi / Turkish Academy of Sciences Journal of Cultural Inventory (TÜBA-KED), dergide yayımlanan makalelerde ifade edilen görüşleri resmî olarak benimsememekte ve derginin basılı ya da çevrim içi sürümlerinde yer alan herhangi bir ürün veya hizmet reklamı konusunda garanti vermemektedir. Yayımlanan makalelerin bilimsel ve hukuki sorumluluğu yazar(lar)a aittir.
Makalelerle birlikte gönderilen resim, şekil, tablo vb. materyaller özgün olmalı ya da daha önce yayımlanmışlarsa, hem basılı hem de çevrim içi sürümlerde yayımlanmak üzere eser sahibinden alınmış yazılı izinle birlikte sunulmalıdır. Yazar(lar), dergide yayımlanan çalışmalarının telif hakkını saklı tutar. Makale dergide yayımlandığında, mali haklar ve umuma iletim hakları, işleme, çoğaltma, temsil, basım, yayın ve dağıtım hakları TÜBA’ya devredilecektir. Yayımlanan tüm içeriklerin (metin ve görsel materyaller) telif hakları dergiye aittir. Dergide yayımlanmak üzere kabul edilen makaleler için telif hakkı ya da başka bir ad altında ödeme yapılmaz ve yazar(lar)dan makale işlem ücreti alınmaz; ancak yeniden baskı (reprint) talepleri yazarın sorumluluğundadır.
Bilimsel bilgi ve araştırmalara küresel açık erişimi teşvik etmek amacıyla TÜBA, çevrim içi olarak yayımlanan tüm içeriklerin (aksi belirtilmedikçe) okuyucular, araştırmacılar ve kurumlar tarafından serbestçe kullanılmasına izin vermektedir. Bu kullanım, eserin kaynağının belirtilmesi koşuluyla ve ticari amaç dışında, herhangi bir değişiklik yapılmaksızın Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International (CC BY-NC-ND 4.0) Uluslararası Lisansı kapsamında mümkündür. Ticari kullanım için lütfen yayıncı ile iletişime geçiniz.