Bu makalede tarihi verilerden yararlanarak, İslâm medeniyetinin
temel dinamiklerini anlama çabasıyla birlikte, toplumsal yapıda ortaya
çıkan değişmelerin tespitine çalışmak olmuştur.
İncelemenin odak noktasını medeniyet terimi oluşturduğundan,
öncelikle medeniyet kavramının tanımı ve kültürle olan ilişkileri üzerinde
durulmuştur. Farklı görüşler bulunsa da, medeniyet ve kültür terimlerinin
eş anlamlı olmadıkları, ancak kültürün gelişmişlik düzeyi ile medeniyetin
gelişmiş olması arasında güçlü ilişkiler olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca
toplumların gelişmişlik düzeylerini, ahlakî tutumlarını, benimsemiş oldukları
kültürel özellikleri geleceğe taşımada, medeniyet ve kültür arasındaki
dokunun örülmesinde zengin bir dilin gerekliliği önem arz etmektedir.
Tarihî veriler, yeni medeniyetin temellerinin dinî söylemlerle kent
ortamında atılmaya başlandığını, ancak gerçek oluşumunu toplumsal yapıda
değişim, grup kültürü ve farklı medeniyetlerle etkileşim sonucunda
tamamladığına işaret etmektedirler.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mart 2011 |
Gönderilme Tarihi | 31 Ekim 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2011 Sayı: 29 |