Konusunu kutsal kitaplardan, tefsirlerden ve bazı
rivayetlerden alan mesneviler içerisinde Yûsuf u Züleyhâ’ların önemli bir
yeri vardır. Edebiyatımızda bu mesnevilerin bilhassa Kur’an-ı Kerim’de
“ahsenü’l-kasas” olarak adlandırılan Yûsuf kıssası esas alınarak bir hayli
örneği verilmiştir. Bu konuyu işleyen eserlerden Eski Anadolu Türkçesi
döneminde yazılanlar arasında Şeyyâd Hamza, Süle Fakih ve Erzurumlu
Darîr’in Yûsuf u Züleyhâ’ları bilinmektedir. Makalemize konu olan
Garîb’in Yûsuf u Züleyhâ mesnevisi de aynı dönemde kaleme alınmıştır.
Bu makalede Arap, Fars ve Türk edebiyatında manzum ve mensur
olarak ele alınmış Yûsuf u Züleyhâ hikâyelerinden kısaca bahsedildikten
sonra Garîb’in Yûsuf u Züleyhâ mesnevisinin tanıtılması amaçlanmıştır.
Kim olduğu hakkında hiçbir bilgimiz bulunmayan Garîb’in, XIV.
yüzyılda kaleme aldığını düşündüğümüz bu eseri, günümüze değin
yapılan çalışmalarda ya elde nüshası bulunmayan bir mesnevi olarak
takdim edilmiş ya da başka şairlere mal edilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Mayıs 2012 |
Gönderilme Tarihi | 31 Ekim 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Sayı: 31 |