ÖZ: Doğanın ve suyun
kadınla özdeşleştirilmesi nadir karşılaşılan bir tutum değildir. Toplumların yaratılış
mitlerinden günümüze uzanan pek çok anlatıda bu özdeşleştirmeyle karşılaşırız. Nitekim
Gaston Bachelard'a göre "suda yansıyan her şey kadınsı bir iz taşır"
(Bachelard, 2006:45). Doğanın "Tabiat Ana" olarak temsili doğayı ve
de kadını yüceltmek için mi, yoksa bu ikisine tahakküm kurma çabasında olan kültürü
ve erkeği yüceltmek için midir? Bu çalışmada Bilge Karasu anlatısından yola
çıkılarak bu soruya cevap aranırken suyun bu metinlerde nasıl kurgulandığı
meselesine değinilecektir. Şöyle ki bu metinlerde doğum
ve ölüm, kadın ve erkek birbirinin karşıtı değildir belki; ama su her zaman kadını
çağrıştırır ve kadın/su her zaman ürkütücüdür. Bu, doğanın üzerinde tahakküm
kuramadığı gibi doğurganlığıyla "büyüleyen" kadının karşısında
"aç" olan erkeğin korkusudur. Su başta olmak üzere sandal, ada gibi
unsurların doğumla nasıl bağdaştırıldığı, bu bağdaşımda erkeğin salt bir
seyirci olarak suya ve kadına bakışı gösterilmeye çalışılacaktır.
ABSTRACT: It’s
not rare to come across the identification of women with the nature and water.
We come across this identification in the texts from the genesis myths up to present
day. As Gaston Bachelard said “all that reflects on the water consists the
traces of women” (Bachelard, 2006: 45).
Is the representation of nature as “mother nature” forth purpose of glorifying nature
and women or the glorifying culture and men in an effort to dominatet he two?
As we seek answers to this question we will touch on the fictionalization of
the water in Bilge Karasu’s narrative. May be birth and death, women and men
are not opposites in the texts, but water is always associated with women and women/water
is always scary. It’s the fear of men who are “hungry” for and enchanted by women
who can not be dominated by the nature. We will try to examine the association
of water, boats, and island with birth, and the outlook of men as the spectator
of this association.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2019 |
Gönderilme Tarihi | 7 Mart 2018 |
Kabul Tarihi | 20 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 45 |